Kültür ve Turizm Bakanlığının özel bir kitap mağazaları zinciri de dahil olmak üzere 254 farklı noktada satılmaya başlayan yayınları daha fazla sayıda okurla buluşuyor. Bu çerçevede Kürtçe edebiyatın atası sayılan Ahmed-i Hani'nin “Mem u Zin” adlı klasik eseri de yeniden basıldı.
Bakanlığın depo stokları tükenerek yeniden basımına geçilen yayınları, Kürtçe ve Türkçe olarak basılan aşk destanı “Mem u Zin”, Topkapı Sarayı silah koleksiyonunu tanıtan “Sultanların Silahları”, “Osmanlı Resim Sanatı” ile “Hat ve Tezhip Sanatı” oldu.
Geleneksel El Sanatları (GES) İşletme Müdürü Hakan Yazıcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kültür veTurizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü bünyesinde geleneksel el sanatlarının araştırılması, geliştirilmesi üretiminin desteklenmesi, tanıtılması ve pazarlanmasına yönelik çalışmaları yürütmek amacıyla çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.
Bakanlığın 228 yayınının olduğunu ve 2012 yılında 12 yayının okura sunulacağını dile getiren Yazıcı, D&R mağazalar zinciri ile imzaladıkları anlaşma kapsamında 115 ayrı noktada yayınların satıldığını, Ankara, İstanbul ve İzmir'de yayınların özel bir sunumla tanıtıldığını, buralarda kitaplara ayrı bir bölüm ayrıldığını ve konularına göre sıralandığını ifade etti.
D&R zincirinde yayınların İstanbul merkezde toplandığını ve okurun talebine göre illere göre gidecek kitap sayılarının belirlendiğini anlatan Yazıcı, anlaşmanın kitaplarla başladığını, sonra CD'lere geçildiğini, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğüne ait 10 CD'nin de buralarda satışa sunulduğunu belirtti.
Yazıcı, D&R zincirinin yanı sıra, Türkiye genelindeki bayilerde de Kültür ve Turizm Bakanlığı yayınlarının satıldığını, D&R mağazalarının olmadığı illerde de bunların satış yaptıklarını, bunların sayısının da 73 olduğunu bildirdi. Yazıcı, Bakanlık yayınlarının ayrıca Bilkent Kültür Girişimi'nin (BKG) 55, Türkiye Seyahat Acentaları Birliğinin (TÜRSAB) 2 noktasında satıldığını dile getirerek, “Mesela İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde TÜRSAB'a ait mağazada da kitaplar var. Kendi mağazalarımız, sanal mağazamız, bayiler, BKG, TÜRSAB ve D&R olmak üzere sayı 254'e ulaşıyor. Ne oluyor bu sayede? Satışlar geniş bir ağda gerçekleştiriliyor. Bu 254 satış noktası da Türkiye için çok büyük bir rakam. Böylece satış rakamımız büyüyor” dedi.
“Amacımız piyasadaki yayınevleri ile rekabet değil”
Kültür ve Turizm Bakanlığı yayınlarının okurdan ilgi gördüğünü, satış anlaşmalarının da yenilenerek süresiz bir hale geldiğini belirten Yazıcı, “Piyasa dengesinin yanı sıra eski kitaplarımıza da talep olabiliyor. Bunları da D&R ile tespit ediyoruz. Bunları da buluyoruz veya yeniden basımı yoluna gidiyoruz” dedi.
Bakanlık yayınlarından dördünün yeniden basımlarının gerçekleştirileceğini aktaran Hakan Yazıcı, yayınların satışlarına ilişkin şu bilgiyi verdi:
“Mem u Zin, Osmanlı Resim Sanatı, Sultanların Silahları ile Hat ve Tezhip Sanatı, depo stokları tükenmiş ve yeniden basımı gerçekleştirilmekte olan yayınlarımız. Mem u Zin, araştırdık, 30'a yakın mağazada yaygın. Doğu illerindeki mağazalara yayılmış olmakla beraber İstanbul'da da çok gitti. Geçen sene biz Mem u Zin'de çok ciddi bir satış rakamı elde ettik. Bitti yani. Şu anda depoda kalmadı. D&R'nin da talebi oldu. O nedenle hemen bastık. Biz her türlü donanıma haiziz. Şu anda 2 bin tanenin basımını yaptık, depomuza aldık, bu ay içinde sevkıyatını gerçekleştireceğiz. Bizim haddizatında, Osmanlı resim sanatıyla, hat ve tezhip sanatıyla ilgili kitaplarımız da yok satıyor. Hatta üniversitelerde eğitim mecrasında da kullanılıyor. Piyasanın nabzını tutabiliyoruz. Özel sektör bir firmayla iş ortaklığı bize bunu getirdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, kültür üretiyor. Bu dengeyi tutunca da satış analizi genel olarak alınabiliyor. Piyasa o zaman size 'ben şunları da satarım' diyebiliyor. Örneğin Osmanlı resim sanatı, Osmanlı uygarlığı, hat ve tezhip sanatı, Mem u Zin, Mehmet Akif Ersoy, Truva, Türkiye'den renkler ve şaheserler, daha akla gelebilecek birçok şey… Bunların hepsi talep görüyor. Geçen sene örneğin Mehmet Akif Ersoy Yılı idi, onunla ilgili eserler basılmalıydı, bu yapıldı. Tabii ki satış rakamlarına bakmak durumundayız. Ama asıl odaklandığımız nokta hangi kitaptan kaç tane, hangi yöreye gidiyor, kim ne okuyor ve biz bunu nasıl yurt geneline yayabiliriz. Bunun istatistiğini tutmak durumundayız. Yoksa derdimiz piyasada rekabet oluşturmak, yayınevleri ile rekabet etmek değil. Sadece bu kitaplar vizyonlu kitaplar ve bunların halk kültürüne sunulması gerekiyor.”
“Zin sulara baktığı zaman”
Ahmed-i Hani'nin ünlü bir aşk destanını anlattığı Mem u Zin, 17. yüzyıldan bir aşk hikayesini anlatıyor. “Zin, sulara baktığı zaman her iki gözünden kanlı yaşlar akardı. Bahçenin sahnesi bülbülün aşkına döndü. Gülü, gül suyu ile suladı” dizelerinin sahibi Ahmed-i Hani'nin eseri, ilk yayımında 2 bin 500 adet basılarak
kitapseverlerin beğenisine sunuldu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, bu yapıtla ilk kez Kürtçe bir eserin çevirisini yaparken, Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı kadar ünlü bir destan olan Mem u Zin, hem orijinal diliyle hem de Türkçe olarak yayımladı. Anadolu edebiyatının özgün eserlerinden birinin çevirisi olan kitapta bir sayfada özgün baskının eski harflerle tıpkı basımı, karşısındaki sayfada ise Latin harfleri ile Kürtçe ve Türkçe karşılığı yer alıyor.
Ahmed-i Hani'nin 1690 yılında başlayıp 1695 yılında tamamladığı 2659 beyitlik mesnevisinde Mem ve Zin'in aşkı etrafında çağının yaşamını, sosyal kültürel ve idari durumunu, ahlaki değerlerini başarıyla tasvir ettiği kitap, ilk defa 1919 yılında Müküslü Hamza tarafından eski harflerle İstanbul'da basıldı. Prof. Dr. Namık Açıkgöz tarafından yayına hazırlanan kitap, Ayhan Tek tarafından redakte edildi.
Topkapı Sarayı'nın eşsiz silah koleksiyonu
Topkapı Sarayı Müzesi'nin 11 bin eserden oluşan muhteşem silah koleksiyonunu konu alan “Sultanları Silahları”, Hilmi Aydın'ın imzasını taşıyor.
Birer mücevher işçiliğiyle işlenen silahlar, kitapta bütün detaylarıyla anlatılıyor. Topkapı Sarayı Müzesi'nde Osmanlı silahlarıyla birlikte Hazreti Muhammed, Abbasiler, Memlüklere, Kırım Hanları, Kafkasya, Avrupa ve Uzakdoğu ülkelerine ait silahlar da muhafaza ediliyor. Bunların bir kısmı padişahlar ya da saray görevlileri tarafından kullanılırken, bir kısmının da saraya ganimet ya da hediye olarak geldiği belirtiliyor.
“Osmanlı Resim Sanatı” adlı kitap ise Serpil Bağcı tarafından kaleme alındı. Fotoğrafları Hadiye Cangökçe'ye ait olan kitapta, Osmanlı İmparatorluğu döneminde resim sanatının incelikleri konu ediliyor.
“Hat ve Tezhip Sanatı” isimli kitabın editörlüğünü Ali Rıza Özcan üstleniyor. Kitap, geleneksel el sanatları olan hat ve tezhibi okura tanıtıyor.
Kaynak: cnnturk.com (12 Şubat 2012)