Bir yıldır Nazım Hikmet Kültürevi’nde atölye çalışması yapan fotoğrafçıların İzmir’e dair şehir ve insan hikayelerinden oluşan çalışmaları “Memleketimden İnsan Manzaraları” sergisiyle İzmir kent belleğinde yerini aldı.
Mahzen Photos fotoğraf kolektifi ve PostSeyyah fotoğrafçılarından Sinan Kılıç’ın atölye eğitmenliğini yaptığı “Memleketimden İnsan Manzaraları” Belgesel Fotoğraf Sergisi, Bornova Belediyesi Uğur Mumcu Kültür-Sanat Merkezi’nde ziyaretçileriyle buluştu. Sergide çalışmaları yer alan fotoğrafçılar; Aygül Durak, Nevruz Seyidoğlu, Serpil Gönüllü, Özgür Şenergin ve Yusra Seven Kıran.
“Bir roman yazar gibi hikaye oluşturmaya çalıştık””
Bu çalışmanın estetik boyutun dışında içeriğinin önemini anlatmaya çalışan bir atölye çalışması olduğunu belirten atölye eğitmeni Sinan Kılıç “İzmir’in kent kültürüne, kent hafızasına dair doküman çalışması yapmak, bu çalışmayı yarınlara bırakma amacımız vardı” diyor.
Kılıç çalışma sürecini ise şöyle anlatıyor:
“Beş arkadaşımla birlikte 1 yıl süren bir çalışmayla İzmir’in kent hikayelerini anlattık. Çekim sürecinin nasıl olacağına dair 3 ay süren teorik eğitimin sonrasında Kemeraltı, Basmane ve Kadifekale’de çekimlere başladık. Bir süre tanışma ve oradaki insanların hayatlarını anlama üzerine zaman geçirdik. Sonrasında katılımcılarla birlikte; Bu hikaye nasıl ele alınabilir? Nereden başlar, nasıl bitiririz? Şeklinde fotoğraf okuması yaptık. Seçtiğimiz fotoğraflarla bir roman yazar gibi hikaye oluşturmaya çalıştık. Hayatlarının her anını belgeleyen fotoğrafları yan yana getirerek bir kurgulama yaptık. Umarız ilerleyen dönemlerde bu çalışmaları bir kitapçığa ya da kataloğa dönüştürme fikrimizi de hayata geçiririz.”
Sergide üç hikaye anlatılıyor
“Akhisarlı Halil ile Sivaslı Abdullah’ın 10 yaşlarında, İzmir’de bir nakış atölyesinde çakışan ve Kemeraltı’nda Büyük Karaosmanoğlu Hanı’nın ikinci katındaki atölyelerinde devam eden hayatları…
Muhammed Qubic’in, Suriye’deki savaşın yarattığı yıkım sonucu ailesiyle birlikte yaşadıkları topraklardan kaçarak İzmir’de devam eden hayatları…
Izmir Kadifekale’de, tandırda pişirdikleri ekmekler sayesinde yaşam mücadelesini göğüsleyen kadınların hayatları…”
Kaynak: Gazete Duvar (21 Şubat 2018)
