Hemen her çocuk için anneannesi, babaannesi ve dedeleri özeldir. Eğer onlarla tanışma fırsatı bulmuşsa, birlikte çeşitli maceralar yaşayabilmişlerse bu deneyim daha da kıymetlidir şüphesiz. Ancak yine de genelde büyük anneler-babalar çılgınlıklarıyla yer etmez zihinlerde. Onlar daha çok görmüş geçirmiş olmanın verdiği bilgelikle kalırlar akıllarda. Peki ya normal hayatların tersine kitaplarda çıkarsa çılgın bir karakter çocukların karşısına? İşte o zaman tadından yenmez. Tadından yenmez demişken Mert Arık’ın Ayvayı Yedik Müzesi adlı kitabında böyle bir babaannesi vardı Rüya’nın. Trenle dünya turuna çıkmaya karar veren çılgın bir babaanne… Dahası tam gitmek üzereyken torununa verdiği bir ayva… Bu ayva üzerinden gelişen olayları okumuştuk kitapta. Çocuk kitapları ile tanınan Mert Arık’ın Benim Zürafam Uçabilir, Uzaya Giden Tren, Çantamdan Fil Çıktı, Bu Kadar Tantana Yeter, Dinozorumun Saklandığı Yer gibi ilginç isimleriyle dikkat çeken pek çok kitabı daha mevcut. Timaş Çocuk Yayınları etiketiyle raflarda yer bulan bu çocuk kitaplarına bir yenisi eklendi: Naneyi Yedik Lokantası. Rüya’nın çılgın babaannesinin yine bir dünya seyahatine çıkacağı esnada bu sefer küçük torunu Güneş’e verdiği bir demet nane ile başlıyor öykü.
Naneyi Yedik Lokantası, bir tür Ayvayı Yedik Müzesi’nin devam kitabı denebilir. Küçük kızların babaannesi bir süre ara verdikten sonra dünya turunu tamamlamak için bu defa Afrika’ya gidecektir ve uçağa binmek üzere havalimanındayken Rüya’nın kız kardeşi Güneş’e yeşil bir kutu verir. Önceki hikayeden kalan ayva çekirdeklerini toprağa gömmüşlerdir fakat bu defa bir demet nanedir bulmacanın öznesi. Yokluğunda küçük kızın bu bir demet naneyle ne yapacağını bulmasını ister. Tıpkı bir önceki seferde ablasına verdiği bir tür ödev gibi… Bu defa da sıra Güneş’tedir. Böylece ailenin lokanta geçmişini öğrenmeye başlarız. Bir tür geriye dönüş tekniği diyebileceğimiz bir anlatımla bu ailenin kiloyla soğuk espri sattıkları, Trüf adındaki bir lokanta işlettikleri bilgisini ediniriz. Ancak babaannelerinin her işte olduğu gibi lokanta işinde de fazla kalamayıp dünya seyahatine devam etmesiyle lokantada işler pek yolunda gitmemeye başlar. Peki işler pek de istendiği şekilde gitmediğinde neler yapılabilir bir demet naneyle?
Timaş Çocuk Yayınları’nın “Umutlu Kitaplar” serisinden yayımlanan kitap, altı-on yaş arası okurlara hitap ediyor. Neşeli bir babaanne-torun öyküsü okurken neşeli ve rengarenk de çizimleri olan kitabı resimleyen ise Serdar Turali. Karakterleri kadar eğlenceli ve çılgın bir kitap Naneyi Yedik Lokantası. Yazarın küçüklere pek çok değeri, umutlu olmayı, iyi bir aile olmayı hedeflediği aşikar. Bunu yaparken de sıkıcı bir yerden değil, muzip ve çocukları eğlendiren bir şekilde yapmayı başarıyor her seferinde. Kitabı okurken soğuk esprilerle minik okurlar da bol bol gülecek şüphesiz: “Yanardağ patlamasını izleyen bir Antepli ne der? Bak lava!”, Otların en sevdiği sayı kaçtır? Otuz!”, Tuz yiyen adama ne denir? Otuz yedi!” bunlardan bazıları… Kitap minik okurlara, eğlenirken bir yandan da deyimleri öğrenme fırsatı sunuyor. Güneş; annesi, işlerin o eski tadı tuzu yok, dediğinde ne demek istediğini anlamaz önce ama “Naneyi Yedik Lokantası” derken minik okurlar bu deyimlerle nasıl kelime oyunu yapıldığını anlayacaklar şüphesiz. Sorunlar olabilir elbette ama biraz eğlence katarak pek çok şeyi çözmek mümkün pek tabii. Belki de tüm sihir gerçek hayatın sıkıcılığından kurtulmaktadır! Bu lokantada “Halay Çeken Baklavalar”, “Venüs Soslu Naneli Makarna” ve pek çokları mevcut. Naneyi Yedik Lokantası’nın ilginç menüsüne sen de katkı sağlayabilirsin. Sıra sende!
edebiyathaber.net (31 Mayıs 2024)
