OKUYAY Platformu, okuma kulüplerinin okuma kültürüne katkısını tartışmak amacıyla düzenlediği etkinliklerin ardından, hazırladığı “Okuma Kulüpleri” kitapçığını dijital ve basılı formatta yayımladı.
Kitapçıkta, OKUYAY Platformu’nun düzenlediği toplantılardaki paylaşımların yanı sıra dünyada okuma kulüplerinin tarihi, okuma kulübü türleri, çocuklar için okuma kulüpleri hakkında bilgiler de yer alıyor. Kulüplerin okuma kültürüne katkısını ortaya koyan kitapçık, okuma kulüplerinin standartları, okuma kulübü-bibliyoterapi ilişkisi gibi konulara da değiniyor.
T.C. Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı tarafından yürütülmekte olan Ortaklıklar ve Ağlar Hibe Programı kapsamında hibe almaya hak kazanan, Türkiye Yayıncılar Birliği’nin OKUYAY Platformu (Okuma Kültürünü Yaygınlaştırma Platformu), ülkemizde okuma kültürüne yönelik bugüne kadar yapılan en kapsamlı projelerden biri.
OKUYAY Platformu’nun yaptığı araştırmalar; okumanın görünür olmasının, okunacakların tavsiye edilmesinin ve okuma deneyiminin paylaşılmasının okuma alışkanlığını kazanmak ve sürdürmek açısından çok önemli olduğunu ortaya koyuyor. Okuma kulüpleri, bu üç özelliği barındırması nedeniyle okuma kültürünün yaygınlaştırılmasında önemli bir etki yaratıyor.
Okuma kulüplerinin okuma kültürüne katkısını tartışmak amacıyla 5 Kasım 2020’de düzenlenen OKUYAY Buluşmaları 13 ve 8 Aralık 2020’de düzenlenen OKUYAY Konuşmaları 9, yoğun bir katılımla gerçekleşmişti.
OKUYAY Buluşmaları 13’te deneyimlerini paylaşan Kitap Ağacı kurucusu Fatma Aktaş, Instagram üzerinden başladıkları paylaşımlarla büyüyüp tüm Türkiye’ye yayılan bir oluşum olduklarını anlattı. Martı Kitap Kulübü kurucusu Yasemin Sungur ise, yürüttüğü kulüpler dışında bu alanda eğitimler de yaptığını, kitap kulübü kurmak isteyenler için hazırladığı eğitimlerle Türkiye’nin pek çok ilinde farklı türlerde okuma kulüpleri kurulmasına yardımcı olduğunu dile getirdi.
Her iki toplantının da konuşmacıları arasında yer alan Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünden Prof. Dr. Bülent Yılmaz konuşmalarında “Okuma Kulüplerinin Okuma Kültürüne Katkısı”nı ele aldı. Kulüpte ya da bir grupta birlikte okumanın disiplin sağladığını, birlikte okumanın motivasyonu çoğalttığını ve kendi yaptıkları araştırmalarda, kulüplere katılanların yıllar içinde nitelikli okurla haline geldiğini tespit ettiklerini anlatan Yılmaz, bu kulüplerin kütüphanelerle işbirliği yapması çağrısında da bulundu.
Yine her iki toplantının konuşmacılarından olan, uzun yıllardır sürdürdüğü okuma kulübü etkinlikleri ve edebiyat okuma gruplarıyla on binlerce kişiye ulaşan psikolog-yazar Şule İzgi Şahin, birlikte okumanın iyileştirici etkisi ve özellikle sosyalleşmenin faydaları üzerinde durdu. Okumanın kişinin ruh durumu üzerindeki etkisini, özellikle de roman okumanın sağaltıcı yanını vurgulayan Şahin, “romandrama” tekniğinden ve bibliyoterapiden de bahsetti.
OKUYAY Konuşmaları 9’da deneyimlerini paylaşan diğer bir isim ise, Sevim Ak Ev Kütüphanesi bünyesinde kurulan Kitapkurdu Kulübü’nde gençlerle okumalar yürüten, çocuk kitapları editörü Mehmet Erkurt oldu. Erkurt, gençlerle okuma deneyimini aktararak birlikte okumaya başladıkları günden itibaren gençlerde gözlediği değişimlerden; ifade etme, anlatma becerisi kazandıklarından ve seçimlerini dile getirme isteklerinden söz etti. Bir yayıncı olarak, yayına hazırladıkları kitaplarla ilgili geri bildirim sağlaması nedeniyle de okuma kulüplerinin çok önemli olduğunu da belirtti.
OKUYAY Platformu tarafından hazırlanan “Okuma Kulüpleri” kitapçığı bu iki toplantıdaki paylaşımların yanı sıra dünyada okuma kulüplerinin tarihi, okuma kulübü türleri, çocuklar için okuma kulüpleri gibi bilgileri içeriyor. Okuma kulüplerinin standartlarına, iyi bir okuma liderinin özelliklerine, okuma kulübü-bibliyoterapi ilişkisine de değinen kitapçıkta, bu kulüplerin eleştirel okuma ve tartışma kültürüne sağladığı katkıya da dikkat çekiliyor. Kitapçığın son bölümünde ise, okuma kulübü kurmak ve bir kulübü canlı tutmak için yapılması gerekenler ayrıntılı biçimde anlatılıyor.
edebiyathaber.net (5 Ocak 2021)