Osmanlı Devleti’nde sarayın 23 yıl fotoğrafçılığını yapmış olan Febus Efendi’nin röportajını gün yüzüne çıkartan Ümit Yüksel son dönem padişahlarının fotoğraf çektirirken tertip, düzen, ciddiyet ve hassasiyete oldukça özen gösterdiklerini dile getirdi.
Araştırmacı Yazar Ümit Yüksel Osmanlı devletinin son padişahları olan Sultan İkinci Abdülhamit Han, Sultan Mehmet Reşat ve Sultan Vahdettin Han’ın fotoğraf çektirirken gösterdikleri hassasiyetin detaylarını İnsan ve Hayat Dergisi’nde anlattı. Yüksel “Fotoğraf Osmanlı mülküne ilk defa 1842 yılında geldi. 1855 yılında kırım savaşında çekilen fotoğrafla tanıştı. Meşrutiyetten önce İstanbul’da 5 fotoğrafçı varken bu sayı Osmanlı’nın sonlarına doğru 80’e çıktı. Padişahlar ise fotoğraf çektirirken tertip, düzen, ciddiyet ve hassasiyete oldukça özen gösterirmiş.” dedi.
İnsan ve Hayat dergisinde yer alan yazıda Osmanlı Devleti’nin son dönem padişahları ve saray kadınlarının fotoğrafları hakkında şu bilgilere yer veriliyor:
“FOTOĞRAFIN ÇOK CİDDİ OLMASI GEREKİR”
Sultan Abdülhamit Han’ın özel fotoğrafçılığını yapmış olan Febus Efendi 1936 yılında yayınlanan bir röportajda padişahın ilk fotoğrafını nasıl çektiğini şöyle anlatıyor:
“23 senede ancak bir defa onun fotoğrafını çekmek için davet edildim. Oda bir mecburiyet tahtında oldu. Kendi resmiyle süslü bir nişan hediye etmesi lazım geliyordu. İşte bu nişana konmak üzere bir resim çektik. O gün yıldız sarayına gittim. Kütüphanesinin yanındaki büyük salonda makinemi kurdum. Biraz sonra Hünkâr içeri girdi. Şöyle bir etrafına bakındı sonra bana hitap etti ‘Febus efendi, nasıl münasip görüyorsanız öylece hazırlanın, ben şimdi geliyorum.’ Çıktı, beş dakika sonra tekrar geldi. Hazırladığım koltuğa oturdu, ‘çekerken haber veriniz’ dedi.”
Febus Efendi fotoğrafı çekerken padişaha korka korka “efendimiz bir parça tebessüm buyursalar” sorusunu ilettiğini, padişahın ise “Hayır… Çok ciddi olması gerektir.” cevabını verdiğini aktardı.
“SULTAN REŞAD’IN FOTOĞRAFINI DOLMABAHÇE’DE ALDIM”
Sultan Abdülhamit Han’dan sonra padişah olan Sultan Mehmet Reşat’ın fotoğrafını nasıl çektiğini anlatan Febus Efendi, “Sultan Reşad’ın fotoğrafını Dolmabahçe sarayında aldım. Büyük üniformasını giymişti. Geldi, sessiz sedasız gösterdiğim koltuğa oturdu. İş bitince de hiç ses çıkarmadan kalktı, yavaş yavaş uzaklaştı gitti. Osmanlı’nın nezaketi ancak bu şekilde anlatılabilir.” şeklinde ifade etmiş.
“SULTAN VAHDETTİN DAİMA PROFİL İSTERDİ”
Osmanlı Devleti’nin son padişahı olan Sultan Mehmet Vahdettin’in Topkapı Sarayı’nda kılıç kuşanma merasiminde fotoğrafını çeken Febus Efendi “Kılıç kuşanma günü fotoğrafını alıyordum. ‘müsaade buyurursanız çekiyorum’ deyince birdenbire başını çevirdi. ‘durun, yandan olsun’ dedi. Her ne hikmete mebni ise daima profil resim isterdi.” şeklinde anlatmış.
Ayrıca sultan Abdülmecit Han’ın fotoğraflarını da çektiğini aktaran saray fotoğrafçısı, Abdülmecit Han’ın fotoğraf hassasiyetini şu şekilde özetliyor: “Abdülmecit Han titizdi. Çokta söylerdi.
Makinenin karşısında kendisine uzun uzadıya pozlar verir, şöyle mi dursam, böyle mi dursam diye sorar, düşünür ve talimat verirdi.”
SARAY KADINLARININ HİÇ FOTOĞRAFINI ÇEKMEDİM
Osmanlı devletinde padişahların mahremiyete çok önem gösterdiklerini belirten Ümit Yüksel, saray fotoğrafçısı Febus Efendi’nin saray kadınlarına yönelik fotoğraf açıklamasında kullandığı cümleleri şu şekilde aktardı:
“Ne meşrutiyetten evvel, nede sonra saraya mensub hiçbir kadının fotoğrafını çektirmediler. Sadece Enver paşa evlendiği gün beni çağırtmıştı. Nişantaşı’ndaki konağında paşanın sultanla birlikte resimlerini aldım.”
edebiyathaber.net (19 Haziran 2018)