Edward Hopper: Gerçek ve yanılsama | Erhan Sunar

Bir Edward Hopper resmine bakmak, dünyanın üzerine ışığın sorunsuzca indiğini neredeyse dolaysızca fark etmekle birdir: Bir evin iç odasını, yüzünü pencereye dönmüş bir kadının beden kıvrımlarını, tarihle medeniyetin seyrini aynı anda düşündüren anıtsal yapıların sütunlarının, çatılarının güzel köşelerini ya da tüm bunların aksine kapalı, gölgeli iç mekânları yansıtan ışık, Hopper için, resme bakacak olanları Batılıların … Read more

Ayazın dağladığı, karın örttüğü bir öykü | Anıl Ceren Altunkanat

“Bu ülkedeki insanların umutsuzluğa kapılmalarının sebebi, bence yalnız olmaları. İnsanların hayalleriyle yoldan çıkma ihtimalleri arasındaki uçurum çok büyük.” Burundi Prensesi. Bir yitiriş öyküsü. Cinayet sonucu yitirilen bir eşten, babadan, kardeşten ve dosttan söz etmiyorum yalnızca. Düşlerini, umutlarını, geleceğe dair hayallerini ve heveslerini yitiren insanların öyküsü bu. Yalnızlık ve çaresizlik içinde, yetiştikleri hoyrat çevrede akıl sağlıklarını … Read more

“Echo’nun Kemikleri”, insanı sopa yemiş gibi hissettiriyor | Aycan Çörek

20. yüzyılın büyük yazarlarından olan Samuel Beckett, roman, öykü, şiir, senaryo ve oyun yazarıdır. Dünya onu, Godot’yu Beklerken adlı oyununun 1953’te tiyatroda sahnelenip büyük başarı kazanmasıyla tanıdı. Oyunun ilk sahnelendiği yıldan bugüne halen devam eden başarısı Beckett’ın diğer eserlerini hem gölgede bıraktı hem de su üstüne çıkardı. En azından bizim ülkede böyle oldu, hep “bekleyenlerden” … Read more

Melisa Kesmez’in öykülerinde kadınlar, erkekler ve umut | Ali Rıza Arıcan

“Kadıköy’de … kitapçının önünde buluşalım” diye sözleşmişiz. Yalancı bir kış güneşi var gökte. Soğan gibi kat kat giyinsen de soğuk buluyor yolunu, titretiyor tenini. O benden önce gelmiş, ben zamanında varıyorum. “Ama bu kitapçının kafesi yokmuş” diyor, on beş yıl öncesinden, ta üniversite yıllarından beri tanıdığım, şimdilerde bir yayınevinde editörlük yapan arkadaşım. “Az yukarıda başka … Read more

Alper Atalan: “Hem yaşamak mucize, hem de yaşam bir mucize”

Çok Kısa Bişi Anlatıcam’ın üzerinden geçen bir senenin ardından Alper Atalan, Kısmet İşte ile okuyucuyla buluşuyor. İletişim Yayınları tarafından yayımlanan ve kısa hikâyelerden oluşan kitapta huzursuz ruhlar, dip dibe durup birbirine uzak olanlar, kimliğini kaybedip hükümsüz kalanlar, ayağının altından kayıp giden zemini hissetmeyenler ve keşmekeş içinde kayboluşlar anlatılıyor. Alper Atalan ile uçurumun kenarında buluştuk, yeni … Read more

Babam, bahçe ve sokaklar | Feridun Andaç

Yitik zamanın dilinden konuşacağız şimdi. Geçişlerdeki burukluğu, adsızlaştırdığımız onca şeyi… Solgun bakışların kavuşturduğu zamanı… Belki de bizi biz yapan öykülerin unutma biçimlerini hatırlamak için imgelere gereksinme duyuyoruz çoğu kez. Doğrudur da. Ama ya fotoğraflar, oraya gelip çerçevelenen ânlar, o ânlardaki “biz”, bakışımıza sığan zamanın ışıltısı… Ve yan yana duruşlarımızın anlamı… O zaman yok artık. Biz … Read more

Norbert Scheuer “Uğultu” adlı kitabından okuyor

Norbert Scheuer, 4 Mayıs saat 19.00’da Goethe-Institut İstanbul’da “Uğultu” adlı kitabından bölümler okuyacak. Girişin serbest olduğu etkinlik Almanca. Moderasyon ve çeviriyi Cemal Ener üstleniyor. Kitabın Münire Turan tarafından yapılan “Uğultu. Ichthys’in Peşinde” isimli Türkçe çevirisini 2014 yılında Dedalus Kitap yayımladı. Kitap hakkında Eskiden baba ve iki erkek kardeş birlikte balık tutmaya giderdi. Eifel’de, içinde yaşadıkları … Read more

O güzel ata binip giden Yaşar Kemal | Erdinç Akkoyunlu

“Hıristo o aylarda aldığı arabayla deniz kıyısına gidip geliyordu, Deniz kıyısında bir çardak yaptırmıştı, çardak da ev gibiydi. Orada oturup boyuna Anadolu’ya bakıyordu. Üç ay geçtikten sonra başta Adem, yanında hocalar ve öğrenciler geldiler. Adem dedi ki, “Çok uğraştık seni alıp götürmeye geldik.” Sağ olun ben burada rahatım. Arada sırada beni görmeye gelin.” Onlarda döndüler. … Read more

O kadim şehrin eteklerindeki “Küllenmiş Bir Kuşu Yakalamak” | Merve Koçak Kurt

Bazı yazarlarla ve kitaplarla yollarınızın kesişmesi boşuna değildir. Pencereden yağan karı izlerken “Küllenmiş Bir Kuşu Yakalamak” üzerine düşünüyordum. Ankara’ya gelene kadar ömrümde sadece iki kez kar gördüğümü anımsadım. İlk gençliğimin o kadim şehri de kelimeleriyle eşlik ediyor şimdi yazıma. Elimdeki kitabın ilk öyküsü, kitapla aynı adı taşıyor: “Küllenmiş Bir Kuşu Yakalamak” … “Bir tek hikâyem … Read more

“Doğadayım” serisinin ilk kitabı Bizim Kuşlar raflarda!

Kuş gözlemcisi yazar Zelal Özgür Durmuş’un şiirsel anlatımı ve Seda Mit’in çizimlerinden oluşan “Bizim Kuşlar“, Esen Kitap etiketiyle yayımlandı. Çok küçük yaşlardan itibaren bir koşturmacanın içine düşen çocuklarımızın doğayla tanışmalarını sağlamanın en kolay yollarından biridir kitaplar. “Doğadayım” serisi tam da bu tanışmanın ilk basamağı olmaya aday bir dizi kitapla yola çıktı. Serinin ilk kitabı Bizim … Read more

Öteki kışın karı yağıyor | Gönül Kıvılcım

Uzun ve ağzımızda kekre bir tat bırakan eski yılı geride bırakmış, yeni yılın örtüsünü açmakla meşguldük. Tedirgindik. Mutluluğa dair çok fazla işaret yoktu önümüzde. Gökyüzü sıkıntılıydı. Bekleyiş çileli. Derken, göğün bilmediğimiz bir katında aylarca hapis kalmışçasına telaşla koşturan kar taneleri mutluluğun önündeki görünmez engellerden birini kaldırdı. Kar lapa lapa değilse de deli bir fırtınayla yağıyordu. … Read more

Soma’da hayatı kurtarma oyunu! | Feridun Andaç

Düşte ve sözde bir bakış sanki! Kararan gece değil, dile vuran sözcükler…Günlerdir yaşanan trajedinin acı iklimindeki gerçekliği adeta kralın soytarılarının dilinde büküm büküm edilerek yaftalanıyor. “Hakikat”in görüntüsü/anlamı kendi algı gerçekleriyle örtülmeye çalışılıyor. “Savaşı erkekler” yapar dercesine, hatta “kurban bir başkasıdır size ne” edasıyla ortaya dökülen  bu kara söz cambazları şimdi kendi zamanlarının ulufesini dağıtmaya hazırlanıyorlar. … Read more