Eyüp Tosun: “İçime Sinmeyen Şeyleri Azalttıkça Huzurlu Oluyorum.”

Şöyleşi: Osman Palabıyık İlk kitabı “Kör Islık” ile duygulara, seslere, karakterlere yeni bir evren yaratan ve bu evrende beklemenin de varmak olduğunun altını çizen Eyüp Tosun ile kitabın yolculuğu üzerine konuştuk… Kör Islık’ta kelimeler insanın zamanla eskiyişini akıcı bir dille ama sert bir yapıyla yansıtıyor. Kitabın yazım sürecinden bahsedebilir misin biraz? Hızlı bir çağda yaşıyoruz. … Read more

Sözün dönencesinde (2): Suretinin izleri | Feridun Andaç

1./ İmgen senin Günlerdir bakışlarımı alamıyorum fotoğraflardan. Buruk, ezgin, yaralı birinin sızısını hissettiriyor her biri. Gülüşlerde kalan derin bir kederin izleri… Sonra, dönüp baktım yüzüne…Orada da bu vardı. Kaçışın ve sığınışın diliyle konuşuyordu bakışların. İnsanı tüketen sürüklenişlerin adı olmalıydı: sürgün ve yalnız. Hem kopuş çağrıştıran, hem de içindeki ıssızlıkları anlatan. Bir dönemeçteydik biz seninle; yazmak … Read more

Uzakların silinmeyen hatırası: Zaman Lekeleri | Funda Dörtkaş

Her yolculuk bir vaattir. Bu vaat, sürekliliğini kısa bir ân durdurmak istediğimiz şimdiki zamana beklentisizliği ekler. Dönüşlü olduğunu bildiğimiz yollarda, kimi zaman belirsizlik kimi zaman yabancılık duygusunu taşıyarak var olabileceğimize dair iyimserlik, uzaklaşmak istediğimiz yerlere ve insanlara ait tedirginliğimizi sağaltır. Bir bakıma, varacağımız o uzak yerin içinde sakladıklarının bize iyi geleceğini düşünmek, kesintisiz merak duygusunun … Read more

“Mai ve Siyah”ın, Halit Ziya tarafından sadeleştirilmiş nüshası yayımlandı

Halit Ziya Uşaklıgil’in “Mai ve Siyah” adlı romanının sadeleştirilmiş metni İletişim Yayınları etiketiyle yayımlandı. Tanıtım bülteninden Yayına hazırlayan Seval Şahin, Orhan Koçak’ın sonsözüyle. Mai ve Siyah’ta Halit Ziya Uşaklıgil bireyin edebiyatta “birey” olarak da var olabileceğini gösterir. Bu nedenle roman, edebiyat tarihimizin köşe taşlarındandır. Şair olma hayalleri kuran genç Ahmet Cemil’in şiirle, edebiyatla, sanatla doldurmak istediği ama … Read more

“Damızlık Kızın Öyküsü” ve “Kötülüğün Sıradanlığı” | Arzu Eylem

“Yerken, hiçbir şey pişerkenki kadar sıcak değildir.(1)” Okurken de pek çok şey yaşamdaki kadar acı değil… Damızlık Kızın Öyküsü genelde distopya diye nitelendirilse de yazarı Margaret Atwood eserine üstopya ya da spekülatif kurgu diyor. Yazdıklarının gerçeklikle bağının sıkı olması, her distopyanın içinde ütopyayı barındırması ya da başka bir deyişle distopyanın öte bakışın ütopyası sayılması metnini … Read more

Aşkın eksik kalan mevsimleri: Kıyıdan Uzakta | Funda Dörtkaş

Nasıl rastladım, nerede okudum hatırlamıyorum; fakat ne zaman gördüklerimizle yaşadıklarımıza, duyduklarımızla bildiklerimize, hissettiklerimizle duyarsız kaldıklarımıza -sanki kimsenin bilmediği bir sırrı verir gibi- ağırbaşlı edayla anlam yüklemeye çalışsam, bu küçük hikâyenin anlattığı, beyhude çabamdan daha etkili olur. Zamanın birinde büyük bir mermer kütlesinin üzerinde çalışan bir heykeltraş günlerce, haftalarca koca mermeri oyup durmuş. Sabırla. Yorulmadan. Bir … Read more

Bir doğaya kaçış güzellemesinden daha fazlası: Doppler | Şule Tüzül

Norveçli yazar, senarist ve sinema eleştirmeni Erlend Loe’nin Doppler isimli romanı, kent yaşamı ve çağın insanlarını eleştirirken, ormana kaçan bir adamın umulmadık maceraları ve yaşama kafa tutan alaycı duruşu ile, oldukça derinlikli bir yaşam felsefesini son derece akıcı ve basit bir anlatımla dile getiriyor. Romanımızın ana kahramanı Andreas Doppler. Görünüşte hiçbir sıkıntısı olmayan akıllı, başarılı, … Read more

13. Kadın Kadına Öykü Yarışması’na başvurular uzatıldı

Kaos GL’nin 13. Kadın Kadına Öykü Yarışması’na başvurular uzatıldı. Son tarih 15 Şubat 2018, Perşembe. Kadınlardan kadınlara, kadınlardan kadınlar için öykülerin bu seneki teması “Süper Gücünü Hatırla”. “Dünyaya bir kadının eli değse Zeyna! Şöyle ağır bir halı gibi çırpılsa Tozlar havalansa…” Didem Madak, Pulbiber Mahallesi “Ay bi dur. Sakin. Benim kahramanlıkla, süper güçle ne alâkam … Read more

Mutlu sondan yeni bir başlangıca | Funda Dörtkaş

Gündelik hayatı değiştirme arzusu, bireysel olarak sınırlı kaynakların hakikatiyle yüzleştikçe, insan denen varlık kendi gerçekliğine yabancılaşarak, beyhude bir çabayla yeni mekânlarını yaratmak için uğraşır. Yıkarak ve bozarak… Bu çaba esasen Adorno’nun belirttiği gibi kendi sahnesi üzerinde anlaşılabilir[1]: Artık bir barınağın olanaksızlığı, içinde yaşayanlarla hiçbir bağı olmayan, işlevsel, zevksiz yaşama kutularına hapsolmayı zorunlu hale getirir. Ev, … Read more

Erendiz Atasü’den kadına dair iki kitap

Erendiz Atasü’nün Kadınlığım, Yazarlığım, Yurdum ve Uy Karadeniz Uy… (Lanetliler) adlı kitapları Can Yayınları etiketiyle yayımlandı. Tanıtım bülteninden Kadınlığım, Yazarlığım, Yurdum “Yirmi yılda öykülerin, romanların dışında ne çok yazı kaleme almışım! Kavga yazıları, barış yazıları, içe bakış yazıları… Edebiyat, seyahat düşünceleri… Yitirdiklerimizin ardında kalan boşluğun ve acının yazıları… Kadın olmakla yazar olmanın kesiştiği noktada duran, … Read more

Olmasaydı sonumuz böyle!

Aşağıda, Cemal Süreya’nın Ahmet Kaya ile 1989 yılında gerçekleştirdiği söyleşi bulunuyor. Ahmet Kaya bu söyleşiden yaklaşık on yıl sonra, 10 Şubat 1999 gecesi Magazin Gazetecileri Derneğinin ödül töreninde “Yılın Sanatçısı” ödülünü alırken yaptığı konuşma sonrası linç girişimine uğradı. Daha sonra ülkede yaratılan atmosfer ve hakkındaki ceza davaları nedeniyle yurt dışına çıkmak zorunda kaldı ve 16 … Read more

Düştüler, kalktılar ve efsane oldular

Emre Tilev’in “Tarihi Sen Yaz!” adlı kitabı Hayykitap etiketiyle yayımlandı. Tanıtım bülteninden Düştüler, kalktılar, efsane oldular: Muhammed Ali, Pele, Maradona, Michael Schumacher, Usain Bolt, Michael Phelps Onlar hayal ettiler. Hedeflerine odaklandılar. Avantajlarını doğru değerlendirdiler. Dezavantajları vardı, avantaja dönüştürdüler. Başarısızlıkları tattılar ama öfkelerini başarılarının hizmetine verdiler. Defalarca düştüler ve her seferinde kalktılar. Kalabalıklar içinde yalnız kaldılar. Umutlarını … Read more