Özlem İçer: “Mektuplar iletişim aracı olmasının yanı sıra tarihe not düşmektir aslında”

Söyleşi: Mehmet Özçataloğlu “Mektup Arkadaşım” adlı kitabıyla unutulmaya yüz tutan bir kültüre dikkat çeken Özlem İçer’le kitabını konuştuk. Doğan Egmont tarafından yayımlanan kitap aynı zamanda bir projeye kaynaklık ediyor. Mektup kavramı bugünün çocuk ve gençleri için oldukça yabancı bir kavram. Bizim dönemimizde derslerde özellikle mektup yazmanın kuralları öğretilirdi. Aslında şunu sormak istiyorum. Bir mektup sadece … Read more

Jale Parla son kitabını Müge İplikçi’ye anlattı

Jale Parla’nın İletişim Yayınları’ndan çıkan “Edebiyat Yazıları” kitabı, yazarın son 40 yıla yayılan makalelerinden, basılmamış konferans ve panel konuşmalarından derlenmiş nitelikli bir seçki. İlk bölüm kuramsal yazılardan, ikinci bölüm ise incelemelerden oluşuyor. Medyascope‘un haberine göre; Jale Parla, edebiyatseverler ve edebiyat öğrencileri için birçok konuda pusula niteliğindeki son kitabının genel başlıklarını Mikroscope Yayın Yönetmeni Müge İplikçi’ye anlattı. “Don Kişot’tan Bugüne Roman“, … Read more

Bir yazarın özgüveni… | Aytekin Yılmaz

Bana göre bir yazarı yazarlıkta özgün yapan şeylerden biri de onun özgüvenidir. Kendine güveni olmayanlar özgün düşüncelerin ve kitapların yaratıcısı olamazlar. Mesela bizde Nazım Hikmet’in 1930’larda edebiyat çevresinde “Putları kırıyoruz” çıkışı çok cesaretli bir çıkıştır. Özgüveni olmayan ve dışlanmayı göze almayan bir yazar bu türden bir çıkış yapamaz. Biz mürit toplumuyuz. Yazarlarımız bile “Usta” olarak … Read more

Öykü: Kayboluş | Samet Karabulut

“Sence nasıl biri?” “Anlamadım.” İmalı bir bakış atıp sorusunu yineledi. “Sence diyorum, nasıl biri?” Sehpanın üzerindeki fincanını alıp geniş pencereye yaklaştı. Bulundukları yer geniş bir salondu. Boğaza bakan hoş bir salon. Kısa bir süre manzaraya dalıp kaldı. Kimi kastettiğini anlamıştı. Kahvesinden bir yudum alıp soruyu isteksizce yanıtladı. “Bence en az 40 yaşında vardır. Saçı sakalı … Read more

Taksitle kitap satarken nasıl dolandırıldık? | Metin Celâl

1980’ler Türkiye ekonomisi için dönüşüm yılları olmuştu. 12 Eylül askeri darbesi siyasi gerekçelerle yapılmış gibi görünse de ekonomide yaşananlar vatandaşın günlük hayatına da etkileri olmuştu. İlk kredi kartı uygulamaları, herkese çek defteri verilmesi gibi gelişmeleri anımsıyorum. Tabii en önemlisi taksitle alışverişin yaygınlaşmasıydı. Ülke borçlanmakla kalmıyor vatandaşı da geleceğe yönelik borçlanarak yaşamaya alıştırılıyordu. Hemen her şeyi … Read more

Sözün ardı/önü 17: Faulkner’ı anlamak için | Feridun Andaç 

Faulkner’la söyleşi (*), beni tekrar onu okumaya yöneltti…Onu her okuyuşta yeni bir şey öğreniyorum. Kimi, neyi, niçin, neden, nasıl anlattığını ayrıştırıyorum önce. Bu da yetmiyor, sözlerine dönüyorum yüzümü. Salt bunları okumak bile “iyi yazar” la yüz yüze olduğumuzu anlatıyor.  Söyleşide altını çizdiğim düşüncelerinden birkaçına göz atalım dilerseniz: “Sanatçı önemsizdir. Sadece yarattığı şey önemlidir, çünkü sanatta … Read more

İlk Kitabı Anlatmak: Nihat Kopuz | Adnan Gerger

İlk kitabı Anlatmak söyleşilerimizin konuğu  h2o Kitap’tan çıkan “O Yazar Muhtemelen Benim” adlı kitabıyla Nihat Kopuz. “Yani bir yazarın anlatmak istediklerine ulaşması mümkün değil demek istiyorum. Nasıl olabilir bu? Bir öyküyü, şiiri veya romanı sonsuza kadar değiştirebiliriz ve sonunda ulaşacağımız şey daha mükemmel hale gelse bile bu kusursuzu ifade edemez.” O Yazar Muhtemelen Benim adlı … Read more

Kahvenin peşinde Avrupa café’lerini keşfetmeye var mısınız? 

Cem Selcen’in Kahvenin Peşinde / Avrupa Café’lerinde – Paris adlı kitabı hep kitap etiketiyle yayımlandı. Tanıtım bülteninden hep kitap, “hep hayat” demeye devam ediyor.  Avrupa’ya taşıdığımız kahvenin peşinde Avrupa café’lerini gezmeye devam ediyoruz. Roman ve öykü yazarı Cem Selcen, zamanında bizim meşhur ettiğimiz kahvenin peşinde, Avrupa café’lerini şehir şehir dolaşmaya devam ediyor ve oralarda yüzyıllardır akan … Read more

Hey gidi “Arnavut Prensi” | Metin Celâl

İyi bir yazarla tanışma onun yazdıklarıyla olur. İslam Çupi’yle tanışmam da yazıları sayesinde olmuştu. Lise çağlarımda tam bir futbol fanatiğiydim. Kızıltoprak’ta, o zamanlar inşaatı süren Fenerbahçe stadına üç apartman, Fenerbahçe futbol takımının idman sahasına yüz metre uzaklıkta oturuyorduk. Mahalle sakinlerinin büyük çoğunluğu gibi ben de Fenerbahçeli’ydim. Abartma değil, daha Kızıltoprak’ta oturmaya başlamadan önce 4-5 yaşlarımdayken … Read more

Feridun Andaç ile Fransız Edebiyatı semineri 10 Nisan’da başlıyor

Feridun Andaç ile Fransız Edebiyatı semineri 10 Nisan-26 Haziran tarihleri arasında Butik Global Online tarafından düzenleniyor. Bu seminerde amaçlanan ülkeler edebiyatı ekseninde dönemlerine iz bırakmış yazarların yaşamı/yapıtları ekseninde değerlendirilmesi. Zamanın ruhu kavramının anılan yazarların yapıtlarına yansıma biçimleri, nelerden nasıl söz ettikleri, edebiyata getirdikleri açılım, sağladıkları bakış/yol/yöntem ele alınacak. Not: Seminerin akışına göre, bazı yazarlara 2 … Read more

Sözün ardı/önü 1: Sarsıntı ya da bugünü anlatmak | Feridun Andaç

Çözülmenin diliyle konuşmanın zamanı. Hiçbir şeyi ötelemeden, gelen karanlığın adım adım nasıl biçimlendiğini görmek için böylesi bir sarsıntı kaçınılmazdı sanki! O kamaşma halinin, sığınılan yabanlığın, şehvetli yaban tutkunun bayraklaştırılan cehaletin sancağı gibi salındırılması yaşanan sarsıntıyla ortaya çıkan gerçeği örtemiyordu artık. Şunu diyordu Simone de Beauvoir: “Siyaset, geleceği şimdiye düşüncesizce feda etmesi sebebiyle iyiliği reddetmekte haklıdır.” … Read more

İthaka’dan uzakta: Paris (1) | Can Öktemer

“Eğer gençliğinizde Paris’te yaşamak şansına erişmişseniz, ömrünüzün geri kalan bölümünde nereye giderseniz gidin, o da sizinle birliktedir artık, çünkü Paris devingen bir şenliktir” – E. Hemingway Hydra’dan ayrıldıktan sonra bir haftalığına Paris’e gelmiştim. Paris hem hiç gitmediğim bir yerdi hem de dönüş yolunu bir süre daha uzak kalmak için şık bir bahane gibi görünüyordu. La … Read more