Bir öykücü ve mekânın öyküye yansımaları | Gamze Haklı Geray

Bir öykücü düşünün, ilhamını peri masallarının süslediği taş evlerden, abbaraların labirentlerinden, ince uzun ışıklı minarelerin işlemesinden, medrese avlularındaki güvercinlerin dem çekişinden, kilise çanının, ezan sesinin, bakırcılar çarşısındaki tokmak sesinin yankısından, temalarını ve karakterlerini ise seyrederken derin düşüncelere daldığı Mezopotamya ovasından almış olsun. Mardin’de doğup büyüyen ve orada yaşayan yazar Mehmet Dinç’in öyküleri acelesi olmayan, sakin … Read more

Barba’nın “Küçük Eller”inde semboller | Gamze Haklı Geray

Andrés Barba’nın Küçük Eller novellasını okuduktan sonra aklıma Franz Kafka ile özdeşleştirilen o ünlü hikâye geldi. Kafka’nın parkta oyuncak bebeğini kaybettiği için ağlayan küçük bir kızla karşılaşması, kaybolan bebeği bulmayı başaramayınca oyuncağın ağzından teselli için ona mektup yazması ile ilgili olan hikâye. Yas tutan bir ruhu iyileştirmeye yönelik teselli besbelli bu.  “Küçük Eller” de oyuncak … Read more

Doğa yazısı yazmak, doğayı kaleme almak | Gamze Haklı Geray

Yıllar önce, Cambridge Üniversitesi kolejlerinden Darwin College’in Cam nehri üzerinde yükselen binasına karşı konumlanan söğüt ağaçlarının gölgesindeki iri vahşi mantarları hayranlıkla incelediğimi anımsıyorum. Bir bilim ve eğitim kenti doğayla birlikte soluk alıp veriyordu. Büyüleyici ilk anı kitabı “The Way Through the Woods” da (Ormanın İçinden Geçen Yol) Malezya kökenli Norveçli antropolog Litt Woon Long, hayatındaki … Read more

Şizoid okurluk, taşınan kitaplar ve unutulamayan metinler | Gamze Haklı Geray

Kitaplar köşelere yığıldıkça susuzluğum artıyor. Kendimi Portekizcede “saudade” denen o derin melankolik hâlde hissediyorum. Her okunmamış metin ona sanki yakın zamanda sahip olamayacağıma dair bastırılmış bir özlem nesnesi. Salgın, sosyal ilişkilerden hatta birtakım zorunluluklardan bile yaygın kaçınma örüntüsüne neden oldu, beni şizoid bir okura dönüştürdü. Dışarıda bir şeyleri sürekli kaçırma duygusu eşliğinde içeride gittikçe daralan … Read more

Semrin Şahin öyküleri | Gamze Haklı Geray

“Kısa öykü, karanlıkta bir yabancının hızlı öpücüğü gibidir”, der Stephen King. Öykü yazarının kendi biricik dilini, seçtiği temalarla şekillendirme mücadelesi bu öpücüğün nasıl ve kim tarafından mutlulukla kabul edileceğini keşfetme serüvenine dönüşür. Böylesi bir anlatım şeklini bulmak, yorulmadan, pes etmeden ömür boyu sürecek bir çaba. Yoğunluğun, kısalığın ve merkeze yerleşmesi gereken konu ve temaların en … Read more

Çiziyorsam Sebebi Var: Gamze Seret | Ayşe Yazar

Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı? Aslında herkes eline ilk kez kâğıdı, kalemi ne zaman aldıysa o zaman çizimle ilişkisi başlıyor. Bazılarımız bunu hobi olarak geliştirmeye devam ederken, bazılarımız da benim gibi meslek haline getiriyor. Benim çizimle olan ilişkim; yaratıcı endüstriler alanında, gelecek nesilleri ve onların hayal dünyasını geliştirmeyi, yazdığım ve çizdiğim resimli kitaplarla gerçekleştirmeyi … Read more

Yazar tıkanır mı? | Gamze Haklı Geray

Durum teşhisi Yazmaya gönül verenler kimi zaman sözcük kuraklığının hüküm sürdüğü anlatım çöllüğünü deneyimler. Boş bir ekranın ya da açık bir defterin önündeki düşünce hâllerinin adını koyabilir miyiz? Bazen isimsiz bir durgunluk, tembellik ve kaynak sıkıntısı, kimi zaman hayatın akışı içinde önümüze çıkan engeller akışı aksatırlar. Yazı durur. Pek çok ünlü yazar kendi yöntemleriyle sorunu … Read more

Öykü: Evde dur(ma) Dursun | Gamze Haklı Geray

Mümkün değil. Bu ay olmaz. Bir köşede unutulmak istemem. Canı çekilmiş bir beden sıcakta bozuk et gibi kokuşur. Kimsenin ruhu duymaz. Azrail kapımızı çalarsa, “Nedret, sen bak” diyeceğim. Beni evden kovmaya meraklı. Nedret. “Evde durma Dursun”, diye tutturmuş. “Git köşedeki kahvede, pastanede arkadaşlarınla bezik oyna, tavla oyna, ne bileyim.  Oyala kendini. Yeter ki ayağıma dolanma”. … Read more

Zeplin’deki özgün öyküler | Gamze Haklı Geray

Okur,  “Doktor Franz Hiller bir zepline âşık oldu” cümlesiyle başlayan öykü kitabının devamını merak etmez mi?  Ben de aynı ilgiyle Zeplin’i okuma serüvenine yelken açtım. Kitaptaki öyküler için “tuhaf, kendine has, gerçeküstü ama gerçek olma gayreti içinde olan, mitolojik, çekici ve farklı, bir miktar tedirgin edici” sıfatlarını uygun görebiliriz. Tidbeck’in öykü deryasına daldıkça onun rahatsız … Read more

Gamze Güller: “Zamanın döngüsünü kırmak mümkün mü diye sordum kendi kendime.”

Söyleşi: Gaye Dinçel Gamze Güller, “Beşinci Köşe ve İçimdeki Kalabalık” öykü kitapları, “En Çok Onu Sevdim” kısa romanı ve taze çıkan “Durmuş Saatler Dükkânı” öykü kitabının (İletişim Yayınları) yazarı. Yazarla yeni kitabını yazma süreci üzerine söyleştik. Birbirinden renkli karakterler nereden geldi aklına? Çocukluğumdan beri insanları gözlemlemeyi, anlatılanları dinlemeyi ve onlarla ilgili hikâyeler yaratmayı severim. Kitapta çok … Read more

Márquez’in iki öyküsündeki denizden gelenler | Gamze Haklı Geray

Gabriel García Márquez 1981’de Paris Review dergisi ile yaptığı söyleşide, gazeteci ve romancının, gerçeği hayal gücüyle dengeleme konusunda farklı sorumluluklarının olup olmadığı sorusu ile karşılaşır. Gazetecilikte yanlış olan tek bir gerçeğin tüm bir çalışmayı etkilediğinden, buna karşılık, kurguda doğru olan gerçeğin tüm çalışmayı geçerli kıldığından bahsederek soruya yanıt verir. Bir romancının insanlar inandığı sürece istediği … Read more