Kitaba, kütüphaneye vakfedilen bir hayat | Metin Celâl

Yayıncılıkta dünyanının en büyük ülkelerinden biriyiz hem üretilen kitap adedi hem de yeni kitap çeşidinde üst sıralardayız. “Terzi kendi söküğünü dikemez” derler ya, biz yazarlar, yayıncılar kendi mesleğimizi, ne yapıp ettiğimizi, geçmişimizi pek merak etmemişiz. Yayıncılık ya da kitabın tarihi konusunda çalışmalar pek azdır ve birçoğu birbirini tekrar eder. İlk Türkçe kitap hangisiydi, ilk kitapçı, … Read more

Düş bahçeleriydi yazlık sinemalar | Metin Celâl

Okullar kapanır, yazlık sinemalar açılırdı. Yazın geldiği yazlık sinemaların sokaklarda dolaştırdığı araçlardan, afişlerden anlaşılırdı da diyebiliriz. Yazlık sinemaları anımsamam iki hoş tesadüfün üst üste gelmesiyle oldu. Geçtiğimiz hafta Moda’da Selim İleri ile bir buluşmadan dönüşte Moda’da, Bahariye’de çocukluğunun geçtiği yerleri gösterirken birden yazlık sinemalardan konuşmaya başladık. “Şurada Yoğurtçu Park Sineması vardı, burada Kızıltoprak İkizler…” diye … Read more

Belediye yayıncılığı ve iyi bir örnek | Metin Celâl

Bir belediyenin kitaplar yayınlayabileceğini çoğu okur gibi Hilmi Yavuz’un İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi Başkan’ı olduğunda fark etmiştim. Nurettin Sözen’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, 1989’dan itibaren Hilmi Yavuz beş yıl görev yaptı. Bu sürede birçok nitelikli kitap yayınladı. Cahit Kayra’nın “İstanbul’un Yokuş ve Merdivenleri”, Turgut Çeviker’in “İbret Albümü 1908”,  Cahit Kayra ve Erol Üyepazarcı’nın “İkinci … Read more

Gırgır okulundan yetişen büyük bir ustayla görkemli buluşma | Metin Celâl

Sadece Türkiye’nin değil dünyanın sayılı mizah dergilerindendi Gırgır. Kurucusu ve yöneticisi usta karikatürist Oğuz Aral, Gırgır’ı sadece bir dergi olarak değil bir okul olarak da yönetmişti. Gırgır karikatürde bir ekol olmakla kalmadı, birçok usta karikatüristin yetiştiği yer de oldu. Gırgır okulunda yetişen bu usta karikatüristlerden biri, belki de birincisi de Latif Demirci’ydi. Latif Demirci çocukluğundan … Read more

Eskişehir yeniden kitapla buluştu | Metin Celâl

Eskişehir, “2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti” seçilmişti. Bence bu haklı bir seçimdi, Eskişehir, kültür ve sanat etkinliklerinin hemen her türünün görülebileceği, yaşam kalitesi yüksek, kültürlü bir şehir. Kitap fuarı da çok yakışıyor. Çünkü kitap okurluğunda da önde gelen şehirlerimizden. Üç üniversitesi ile de daha çok kitapla buluşmayı hak ediyor.  Kitap fuarları okurun kitaplarla ve yazarlarla … Read more

Pablo Neruda’ya gittim, evde yoktu! | Metin Celâl

Şili’ye gidip Neruda’nın evini ziyaret etmemek olmazdı. Neruda’nın La Chascona, La Sebastiana ve Isla Negra’daki üç evi müze haline getirilmiş. Yol yorgunluğunu atar atmaz ilk iş olarak Neruda’nın Şili’nin başkenti Santiago’daki evini, La Chascona’yı ziyaret ettim. Ev, Santiago’nun eğlence yerleri ile ünlü, turistik bir mahallesinde. İki katlı yapılardan oluşan mahallenin hemen her duvarında resimler var. … Read more

Şili’li muhalif müzisyen İstanbul’da kaçırılırsa  | Metin Celâl

Kırk yıl hayal etsem Jorge Coulón’la aynı masada karşılıklı oturup yemek yiyeceğim aklıma gelmezdi. İnsanın aklına gelmeyen başına geliyor. Doğrusu bir gün Şili’ye gideceğimi de hayal bile etmiyordum. Eski dostlarımdan Refik Algan’ı kısa öyküler ile tanırsınız. “Geçmişe Uçan Kuşlar” (Kırmızı Kedi yay. 2021) adlı bir romanı da yayınlandı. Aynı zamanda önemli bir Tasavvuf uzmanı ve … Read more

“Ankara’da yaşayan bir İstanbullu göçmen”den genç dosta mektuplar | Metin Celâl

Mektupların hayatımızdan tamamen çıktığı bir çağda mektup edebiyatı hızla gelişiyor. Artık mektupları postacı değil kitaplar getiriyor. Mektup edebiyatı külliyatına değerli katkılardan biri de Bilge Karasu “Enis Batur’a Mektuplar ve Ankara Yazıları” (Metis yay. 2024) oldu. Enis Batur daha önce İlhan Berk’in mektuplarını “Enis Batur’a Mektuplar (1975-2005)” (2. Baskı, Çolpan Kitap, 2019) ve Ece Ayhan’ın mektuplarını … Read more

Suat Derviş Almanya’da ne yaptı? | Metin Celâl 

Yılda yüz bine yakın yeni kitabın yayınlandığı bir yayıncılık ortamında unutulmaya terk edilmiş yazarları yeniden anımsatmak, eserlerini günümüz okurları ile buluşturmak kolay bir iş değil.  Israrcı olmak, kolay pes etmemek gerekiyor. Sadece yazarın eserlerini yeniden yayınlamakla yetinmemek bu yayınları destekleyecek çalışmalar yapmak da gerekiyor. Üstelik Suat Derviş “unutulmuş” değil unutturulmuş, yok edilmek istenmiş bir yazar. … Read more

Çok satanlarda Japon istilası | Metin Celâl

Covid salgını sonrasında kitap fuarlarının eski havasını bulamayacağı düşünülüyordu. Çünkü salgın yeni iletişim yolları yaratmıştı ve artık yerinizden kıpırdamadan yenilikleri izlemek, görüşmeler yapmak mümkündü. Artan seyahat maliyetleri, vize alma zorlukları gibi unsurlar da eklenince fuarların cazibesinin daha da azalacağı öngörülüyordu. Salgının ertesine düzenlenen kitap fuarlarına ilginin azlığı da bu düşünceleri destekler nitelikteydi. Fuarlar çağı kapanıyordu. … Read more

Devlet edebiyat kanonu oluşturulabilir mi? | Metin Celâl

Milli Eğitim Bakanları’nın en sevdiği şey müfredatı değiştirmektir. Müfredat, bilindiği üzere “ders programı” demek. Her yeni göreve gelen bakan mevcut müfredatı beğenmez ve hemen değiştirmeye girişir. Bakan Yusuf Tekin’in yaptığı da bu oldu. Partisinin yirmi yıldan fazladır iktidarda olduğuna yani kendi partisinden bakanların daha önce defalarca müfredatı değiştirmesine aldırmadan ya da bunu dert etmeden müfredatı … Read more

“Kadıköy’oğlu” İstanbul’u nasıl buldu? | Metin Celâl

Hulki Aktunç kendisini “Kadıköy’oğlu” olarak adlandırır. Doğma büyüme Kadıköylü’dür. Bir Kadıköy sevdalısıdır, İstanbul aşığıdır. Bütün eserlerinin ana ekseninde İstanbul ve onun tarihi, doğası, dili, argosu ve insanları vardır. Hulki Aktunç İstanbul’u yazarken arkeolojik kazılar yapar, okuru geçmişe götürürken bir anda gelecekte bulduruverir. “İstanbul’u Bul Bana” Hulki Aktunç’un “Kostantıniyye Haberleri” gazetesine yazdığı yazılardan oluşuyor. İstanbul’un kent … Read more