Maryse Condé’nin ödüllü başyapıtı şimdi Türkiye’de

Maryse Condé‘nin Ben, Tituba / Salem’in Kara Cadısı adlı romanı, Şirin Erkan Leitao çevirisiyle Bilgi Yayınevi tarafından yayımlandı. Çağdaş Fransız edebiyatının güçlü ismi Maryse Condé’nin kalemi, cadılıkla suçlanan kadınların simgeleşen ismi Tituba’nın çarpıcı hayat hikâyesini anlatıyor. Kitap, aynı zamanda “Kadın Edebiyatı Büyük Ödülü” sahibi. Tanıtım bülteninden Cadılıkla suçlanan kadınların simgeleşen ismi Tituba, Condé’nin güçlü kalemiyle yeniden hayat buluyor. … Read more

Aysun Berktay Özmen’e 4 soru | Mehmet Özçataloğlu

1-Neden çocuklar için yazıyorsunuz? Çocuklar için yazma sürecim resim yapıyor olmamdan kaynaklanıyor. Çocuklarla uzun yıllar boyunca resim atölyemde ve sınıflarda resim yoluyla iletişime geçtim. Ressam ve Resim eğitmeni olmamdan öte, çocuklarla iç dünyalarının hikayelerini resim yoluyla ifade ettik.Birlikte hikayeler yazdık. Yapmış oldukları resimlere hikâyeler uydurduk. Şimdi ben çizmiş olduğum resimlere hikâyeler uyduruyorum. Resimli çocuk kitabında benim … Read more

Ölüm üzerine masalsı bir çeşitleme: “Son Hikâyeler” | Yasemin Koç

Timaş Yayınları tarafından Neşe Taluy Yüce’nin çevirisiyle Türkçeye kazandırılan “Son Hikâyeler” Çağdaş Polonya Edebiyatının son yıllarda adından en çok bahsedilen sesi Olga Tokarczuk’un ölüm ekseninde yazdığı mitik-masalsı bir güzelleme; aynı zamanda kuşakların üç kadın üzerinden akıp giden öyküsü. Mutlak ve kaçınılmaz bir “şey” olan ölüm, son derece canlı bir biçimde metni sarıp sarmalıyor; sanki her … Read more

Sezai Ozan Zeybek’e 4 soru | Mehmet Özçataloğlu

1. Neden çocuklar için yazıyorsunuz? Aslında ben uzun süre büyükler için yazdım. Üniversitede öğretim üyesiyim, uzun yıllar yetişkinlerle çalıştım. Sonra çocuklarım oldu. Malûm, çok zor bir iş çocuk yetiştirmek. Açıkçası biraz da hayatta kalmak için bir sürü faaliyet icat etmek durumunda kaldım/kaldık. Yani çocuklar için yazmaya başlamamın arkasında büyük felsefî gerekçelerden ziyade gündelik ihtiyaçlar vardı … Read more

Paulo Coelho hayranlarına müjde

Paulo Coelho‘nun Okçu’nun Yolu adlı kitabı Emrah İmre çevirisiyle Can Yayınları tarafından yayımlandı. Tanıtım bülteninden: Her okun uçuşu farklıdır. Bin ok atarsan, bini de sana farklı bir yol gösterecektir: Okçunun yolu işte budur. Ülkenin en mahir okçusu Tetsuya bir köyde mütevazı bir marangoz olarak yaşamını sürdürmekteyken bir gün uzak diyarlardan gelen bir okçu ona meydan okur… … Read more

Suat Derviş’in yetmiş yıl önce yazdığı ve bugüne kadar hiç kitaplaşmamış harika romanı

Suat Derviş’in “Yeniden Yaşayabilseydik” adlı romanı İthaki Yayınları etiketiyle yayımlandı. Tanıtım bülteninden “Sadece, bu geçen hayatı, bir kere daha, ta başından itibaren yeniden yaşamak lazım. O kadar! Bugünkü tecrübelerle yeniden yaşasa… O zaman yapmış olduğu yanlışları tekrar etmez. Bütün hataları tamir eder ve bu ömrü tatlı, mesut ve yaşanmaya hakikaten layık bir ömür olarak geçirirdi. … Read more

Duyulmayı bekleyen hikâyelerdir yaşam | Havanur Taflan

Hikâye anlatmak zamandan, mekândan, gelenekten koparak özgürleşmek, yeni bir evren yaratmak değil midir? Yüzyıllardır gelen bir iletişimin parçasıdır anlatı. Yaşanılan evreni anlamanın bir yolu… Ama herkes farklı anlatır hikâyeyi… Gördüğü hissettiği anladığı şekilde… Yüzyıllardır değişmeyen bir döngüyü tekrarlamak, farklı dokunuşlarla açıklanmamış, zaman içine sıkışmış anları gün yüzüne çıkarmak ister insan. İşte bu nedenle hiç bitmez … Read more

“bak oğlum, araştırdık, sen iyi bir aile çocuğusun.” | Adnan Algın

Haydi soralım bir: cesaret neden ceset kadar sessiz ; akıl kaç oktav tiz; tutku neden engellenmiş  Buffon’un “Le style c’est l’homme.” sözüyle ne denli mühim bir hususa parmak bastığını biliyoruz. O kadar ki G. Sand, bu vecizeyi “La ponctuation c’est l’homme.” noktasına getirmiştir! Üstüne nokta koyulamayan bir vecizeler yelpazesini kaç “ünlem” ile selamlamak istersiniz? Bir? … Read more

Aramızda kalsın, ama… | Havanur Taflan

Edebiyat kurgusuyla bazen eleştirerek bazen de destekleyerek kişinin kendini nasıl tanımladığını göstermeye çalışır. Ama bu tanım üzerine düşünmek de okura aittir. “Kurmaca anlatı belli ölçüde kontrol altında tutulan vahşi yaşama benzer; bize öteki olma, yabancı olma, ona dönüşme olanağı sunar. Duygudaşlık kurarak, açık olarak kendine dönüp bakma riskini alarak hatta…” diyor Nobel ödüllü yazar Toni … Read more

Notos’un dosya konusu Leylâ Erbil

Notos dergisinin 86. sayısı Leylâ Erbil dosyasıyla yayımlandı. Notos’un Leylâ Erbil’in anlatı dünyasını ortaya koymaya çalıştığı dosyada Necmi Sönmez, Murat Gülsoy, Hulki Aktunç, Fatih Altuğ, Mehmet Fatih Uslu, Olcay Akyıldız, Merve Şen ve Esra Nur Akbulak’ın yazıları, Onur Aşkın, Buse Ustaoğlu ve Seda Mit’in desenleri yer alıyor. Notos’un bu sayısında öncelikle bir müzik insanı, önemli bir yorumcu olarak tanınan Hüsnü Arkan ile dünden bugüne … Read more

Oylum Yılmaz ile Odak Yazar Okumaları 18 Nisan ve 9 Mayıs’ta

Online edebiyat platformu Kultura Litera’nın düzenlediği Oylum Yılmaz ile Odak Yazar Okumaları Ursula K. Le Guin (18 Nisan) ve Orhan Pamuk (9 Mayıs) üzerine gerçekleşecek. Kultura Litera Odak Yazar Okumaları – Ursula K. Le Guin Kultura Litera Nisan ayı odak yazar okumasının konuğu, Mülksüzler’in, Yerdeniz’in ve Hain evreninin efsanevi yaratıcısı, uzaylı kocakarı, ejderhaların annesi, dünya … Read more

Oz Büyücüsü’ne “SEN de OKU” dokunuşu

Mavisel Yener’in yeniden anlattığı L. Frank Baum’un Oz Büyücüsü kitabı, “Sen de Oku Klasikler” koleksiyonundan Tudem Yayınları etiketiyle yayımlandı. Tanıtım bülteninden Okumaya isteksiz ve disleksik çocukları klasik eserlerle buluşturan “Sen de Oku Klasikler” koleksiyonunun yeni kitabı Oz Büyücüsü raflardaki yerini aldı. Mavisel Yener, Amerikalı yazar L. Frank Baum’un görsel sanatların hemen her dalına esin kaynağı olan … Read more