Zanib Mian’ın yazdığı, Nasaya Mafarıdık’ın resimlediği, “Planet Ömer – Olağanüstü Kurtarma Görevi”, kahramanımız Ömer’in, çok sevdiği öğretmenleri Bayan Hutchinson’ın aniden ortadan kaybolmasının ardında yatan gerçeği çok yakın dostları Daniel ile Charlie’yle beraber çözmek için kolları sıvayarak daldıkları macerayı konu ediyor.
Londra’da doğup büyüyen ve hâlâ orada yaşamını sürdüren Zanib Mian, üniversiteden mezun olduktan sonra fen bilgisi öğretmenliği yapmaya başlamış. Küçük yaşlardan beri şiirler ve öyküler yazan Mian’ın, yazdığı ilk resimli kitaplar Sweet Apple Publishers adlı bağımsız bir yayınevi tarafından yayımlanmış. Büyük çocuklara yönelik yazdığı ilk kitap olan ve büyük bir ilgiyle karşılanan “Planet Ömer”, 2018 yılında Little Rebels Ödülü’nü kazanmış. UKLA Ödülü kısa aday listesine girmiş ve ayrıca CILIP Carnegie Medal Ödülü’ne de aday gösterilmiş. Zanib Mian’ın yazdığı, Nasaya Mafarıdık’ın resimlediği, “Planet Ömer – Olağanüstü Kurtarma Görevi”, Timaş Yayın Grubu’nun yeni çocuk markası Gülce Çocuk’tan, Esma Fethiye Güçlü çevirisiyle çıktı.
Öğretmenim, “saçların lüle lüle…”
Bilim insanı annesi ve babası, ablası Meryem ve küçük kardeşi Esa’yla birlikte Londra’da yaşayan Pakistanlı Ömer fazlasıyla hareketli, meraklı ve zeki bir çocuk. Kimsenin bilmediği bir düğme koleksiyonu var. Dirseğini yalayacak kadar elastik bir vücuda sahip ve en önemlisi de astronot olmayan kişilerin temsilcisi olarak Mars’a giden ilk insan olmayı hedefliyor. Diğer yandan da kafayı uzaylılara takmış durumda. Sürekli uzaylılar tarafından izlendiğini düşünüyor ve her olayı mutlaka evrende yaşayan diğer varlıklara bağlıyor. Ömer’in en yakın arkadaşları Daniel ve Charlie. Devamlı onlarla birlikte takılıyor. Asla gülünmeyecek esprileri kahkahalarla karşılayacak kadar birbirilerine bağlılar. Onları ve diğer sınıf arkadaşlarının okula heyecanla gitmelerini sağlayan Bayan Hutchinson var bir de. En sevdikleri öğretmenleri. Lüle lüle saçlarından yayılan enerjisi, tüm sorunları kolaylıkla çözmesi ve öğrencilere yaklaşımıyla okuldaki tüm çocukların gözbebeği.
İşin içinde uzaylılar mı var?
Sıradan bir okul gününde bahçede takılan çocuklar, ders zili çalıp da derse girmemek için mırın kırın ederken onları her zaman sınıfa götüren Bayan Hutchinson’ı ortada göremiyorlar. Onun yerine asık suratlı, kızgın mizaçlı, hiç de eğlenceli bir görünüşe sahip olmayan başka bir kadın öğretmen öğrencileri sınıfa girmeleri konusunda sertçe uyarıyor. Duruma bir anlam veremeyen öğrenciler sınıflarına girdiklerinde Bayan Hutchinson’ın birkaç günlüğüne izne ayrıldığını, hasta olduğunu ya da başka bir mazereti olduğunu düşünerek derslerine kısa süreliğine Bayan Crankshaw adlı bu öğretmenin gireceğini düşünüyorlar. Ancak Bayan Crankshaw, yılın geri kalanında dersleri beraber işleyeceklerini söylediğinde büyük çaplı bir şok geçiriyorlar. Başta Ömer olmak üzere diğer çocukların da içine bir kurt düşüyor: Kendilerine o kadar değer veren Bayan Hutchinson’a ne oldu? Başına bir şey mi geldi? Neden kendilerine haber vermeden okulu bırakıp gitti? Bu soruları başka öğretmenlere sorup da olumlu cevap alamayan çocuklar vaziyetten iyice işkillenmeye başlıyor.
Sevgi tesadüfleri sever!
Elbette Ömer’in aklına gelen ilk fikir, pek sevgili öğretmenlerini uzaylıların kaçırmış olması. Ömer sivri zekâsıyla Daniel ve Charlie’ye, Bayan Hutchinson’ın evine gidip ona bir şey olup olmadığını öğrenmeyi teklif ediyor. Arkadaşları da kabul ediyor ve üç kafadar bir plan yaparak Bayan Hutchinson’ın evine gidiyor. Uzaylıya benzeyen tuhaf bir dört ayaklının dışında evde bir yaşam emaresi göremiyorlar. Mektup deliğinden baktıklarında, birikmiş onlarca mektupla karşılaşınca, öğretmenlerini kesinkes uzaylıların kaçırdığından emin oluyorlar ve duruma bir çare bulmak için kafa patlatmaya başlıyorlar. NASA’ya mail atarak duruma ihbar etmek de dahil türlü yollar deneyerek Bayan Hutchinson’a ne olduğunu çözmek için didinip duruyorlar. Bu arada Ömer’in bir akrabasının Pakistan’da düğünü olacağı geliyor Ömerlerin evine ve ailecek Pakistan’a düğüne gidiyorlar. Burada hayli güzel vakit geçiren Ömer, tesadüfen Bayan Hutchinson’ı görüyor. Durumu babasına izah ediyor ve Ömer ile babası, Bayan Hutchinson’ın içinde olduğu arabanın peşine düşüyor. Araba durup da Bayan Hutchinson göründüğünde gerçek de açıklığa kavuşmuş oluyor. Bayan Hutchinson’ın neden kimselere haber vermeden ortadan kaybolduğu, Pakistan’da ne yaptığını okura bırakıp kitabın işlediği temaya göz atalım.
“Planet Ömer”de her şeyden önce anlatım olarak bir takım çalışması var. Büyük çocuklar için yazılmış bilindik resimli kitapların aksine Nasaya Mafarıdık, yazar Zanib Mian’a “yardım etmemiş”. Aksine her sayfaya çizdiği resimlerle hikâyeyi canlı tutmuş ve genç okurların görsel hafızasına katkıda bulunmuş. Bu da ilk sayfalardan itibaren maceraya dalan Ömer ve arkadaşlarının tempolu öyküsünü okumayı bir hayli kolaylaştırmış. Bunun dışında Zanib Mian’ın “öğretici” olma kaygısından tamamen uzak kalarak sadece macera dolu bir roman yazmış olması ayrı bir değer taşıyor. Zira bu tür kitaplara başlarken kafamızda oluşan, “Acaba ne gibi mesajlar taşıyor?” yükünden kurtuluyoruz ve tam kapasiteyle bir solukta son sayfasına gelen bir kitapla baş başa kalıyoruz. “Planet Ömer”in maceralarını yakından takip etmekte yarar olduğuyla yazıyı noktalayalım.
edebiyathaber.net (13 Ekim 2023)
