Zülfü Livaneli’nin 2016 senesinde Doğan Kitap’tan yayınlanan ve en sevilen romanlarından biri olan Serenad, geçtiğimiz senenin mart ayında Amerika’da yayınlandığında büyük ses getirmişti. Serenade for Nadia ismiyle yayınlanan ve büyük ilgi gören kitap, Amerika’nın en çok takip edilen ve saygı gören günlük yayınlarından Boston Globe’un okuyucuları tarafından “Yılın En Sevilen Kitabı” seçildi.
Kitaba dair bir diğer güzel haberse Pop Matters’tan geldi. Popmatters’ın “Yılın En İyi Kitabı” seçtiği Serenad’dan şöyle bahsediliyor: “Kitap, Türkiye’yi güzelleştiren her şeye bir övgü olmanın yanı sıra halkının yaşadığı acılara, geçmişleriyle hesaplaşma ve yaşanabilir bir gelecek inşa etmede karşılaştıkları karmaşık zorluklara bir övgü niteliğinde. Bu kadar çok şeyin tek bir kitapta toplanabilmesi, Livaneli’nin ülkesinin sorunlu bugününün bir yazarı ve gözlemcisi olarak derin becerisine dayanıyor. ” Wall Street Jurnal ise Livaneli’den çok güçlü, korkusuz ve derin bir anlatıcı olarak söz ediyor.
60 yıldır devam eden bir aşkın hikayesini anlatan Serenad, dünya düzenini yeniden yazan tüm siyasi sorunlarda dahi asıl harcananın insan olduğu gerçeğini okurlarına hatırlatan dokunaklı bir roman. Her şey, 2001 yılının Şubat ayında soğuk bir gün, İstanbul Üniversitesi’nde halkla ilişkiler görevini yürüten genç bir kadın olan Maya Duran’ın ABD’den gelen ve artık 90’ına merdiven dayamış Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner’i karşılamasıyla başlar. 1930’lu yıllarda İstanbul Üniversitesi’nde hocalık yapmış olan profesörün isteği üzerine, Maya bir gün onu Şile’ye götürür. Böylece, katları yavaş yavaş açılan dokunaklı bir aşk hikâyesine karışmakla kalmaz, dünya tarihine ve kendi ailesine ilişkin birtakım sırları da öğrenir.
edebiyathaber.net (30 Ocak 2021)