Nurdan Arca’nın, Şeyh Bedreddin belgeseli için yaptığı araştırmalarının yer aldığı “Şeyh Bedreddin: Uzun İnce Bir Yol”, Kırmızı Kedi Yayınevi etiketiyle yayımlandı.
Tanıtım bülteninden
Nurdan Arca, Şeyh Bedreddin belgeseli için yaptığı bütün araştırmaları Şeyh Bedreddin: Uzun İnce Bir Yol’da topluyor. Bir anlamda buz dağının belgeselde görünmeyen derinliğine dalıyor. Hem tarihçilerle yaptığı röportajlardan, hem Bedreddinilerin anlattıklarından hem de eski metinlerden yararlanıyor.
Kitabına Nâzım’ın sözleriyle başlıyor.
“Her yerde / Her şeyde / Hep beraber, hep beraber / Demek için…”
Bedreddin’in fikirlerini, yaşadıklarını kolay anlaşılır bir dille yeni nesillere anlatıyor.
“Şeyh Bedreddin 1359-1416 yılları arasında yaşamış bir Rumeli çocuğuydu. Şehzadeleri, padişahları eğitmiş, kitaplar yazmış bir fakihti. Vahdet-i Mevcutçu bir mutasavvıftı. Dünyanın insanlara ait değil, insanların dünyaya ve kâinata ait olduğunu savunan bir sufiydi. Adaletin ve ordunun en yüksek makamında bulunan bir kazaskerdi. İsyanlara ilham kaynağı olmuş; sürgünler, hapisler görmüştü. Deliorman’da tuzağa düşürülmüş, hileyle yakalanmış, sahte bir mahkemede yargılanmış ve 18 Aralık 1416’da Serez’de asılarak öldürülmüştü.”
Bazılarına göre hain bir isyancı bazılarına göre erken bir aydınlanma önderi. Şeyh Bedreddin gibi karmaşık bir kişiliğin hayatının, düşüncelerinin ve takipçilerinin izini sürmek, gerçeği aramak çıkılabilecek en zorlu yolculuklardan biri. Nurdan Arca ödüllü belgeseli Simavnalı Bedreddin’in ardından bu yolculuğa kaldığı yerden devam ediyor. Geniş bir bakış açısıyla ve berraklıkla görmeye çalıştığı Şeyh Bedreddin’in yaşamında giderek daha derinlere dalıyor.
“Şeyh Bedreddin’in mirası, Varidat’ı altı yüz yıldır ne pahasına olursa olsun gerçeği aramaktan yanadır: ‘Ey gerçeğin yolcusu umudunu kesme! Sen de tehlikeli yerleri aşarsın; sen de bu ışığı elde edersin,’ der.
Yeryüzünü aydınlatan işte o ışıktır.”
edebiyathaber.net (17 Haziran 2016)