Hazırlayan: Mehmet Özçataloğlu

1. Neden çocuklar için yazıyorsunuz? 

Onlar için bir şeyler üretmeyi seviyorum. Bu beni fazlasıyla mutlu ediyor. Zaten mesleğimden dolayı tüm günümü çocuklarla geçiriyorum. Onların hayatlarına dokunmanın hazzı tarif edilemez. Önceleri hayatımda bir şeyler eksik, diye düşünür fakat ne olduğunu bir türlü bulamazdım.  Çocuklara yazmak, öteden beri yapmam gereken şeymiş meğerse. Neyse ki bunu çok geçmeden fark edebildim. 

2. Okuduğunuz ilk çocuk kitabı hangisiydi? Sizde ne gibi izler bıraktı?

Çocukluğumda ağabeyim Selim Doğruyol’a ait olan içinde pek çok çocuk kitabının ve süreli çocuk yayınının yer aldığı bir kitaplığımız vardı. Henüz okuma yazma öğrenmediğim zamanlarda bu kitaplığın başında epey bir zaman geçirdiğimi hatırlıyorum. Hayal gücümle resim okumaları yapardım. İçlerinde ne yazdığına dair merakımı, kitaplardaki resimlere bakıp kendimce hikâyeler kurgulayarak bastırmaya çalışırdım. Ciltlenmiş çocuk dergileri, rengârenk ciltli çocuk romanları, kapaklarındaki çizimleri hayranlıkla izlediğim Pollyanna serisi ilk aklıma gelenler. İlk olarak hangisini okuduğumdan tam olarak emin olamasam da o yıllarda beni en çok etkileyen kitap, sanırım Pollyanna’dır. Pozitif düşünebilmeyi elden bırakmayarak meselelere hep iyi tarafından bakmaya çalışma huyumda kesinlikle etkisi olduğunu düşünüyorum. (Bilinçaltı tarama makinesi icat edilse Pollyanna kelimesi illaki kayda düşer gibime geliyor. 🙂

3. Bu kitabı keşke ben yazsaydım dediğiniz bir kitap oldu mu?

Açıkçası keşke ben yazsaydım şeklinde kıskançlık ettiğim pek olmuyor. Fakat yazar nasıl da yazmış, deyip hayranlık duyarak okuduğum ya da keşke daha önce okusaydım, dediğim kitaplar oluyor tabii.  Enlerimi sıralayacak olursam Orwell’in 1984 romanında distopik evrene dair öngörülerin zamanın çok ötesinde olmasına ya da Stefan Zweig’ın -hemen hemen okuduğum bütün kitaplarında karşılaştığım- psikolojik analizlerindeki betimleme yeteneğine her zaman için derin bir saygı ile hayranlık duymuşumdur.

4. Çocuklara yönelik kitaplardan en son hangisini okudunuz? Kitapla ilgili düşüncelerinizi kısaca belirtebilir misiniz?

Stalin’in Burnunu Kırmak/ Yazarı: Eugene Velchin

Kitap hem çocuklara hem de yetişkinlere hitap ediyor. Var olduğu toplumda doğruluğuna tüm benliği ile inandığı her şeyin aslında tam aksi yönde olduğu gerçeğiyle yüzleşen bir çocuğun hikâyesinin anlatıldığı otobiyografik bir roman. Kitabın çizimleri de yazara ait. Farkındalık yaratan romanlar her zaman için beni çekmiştir. İlkel toplumların varlığından belki de dünyanın yok olacağı son güne kadar sürecek olan fanatizmin ve beraberinde yaratılan korku toplumunun karmaşıklıktan uzak yalın bir üslupla gözler önüne serildiği çarpıcı bir eser.

edebiyathaber.net (6 Haziran 2018)