Yazar Nihat Özdal, yıllar önce sular altında kalan Halfeti’deki evine, okuma yazmayı öğrendiği okuluna ve oyunlar oynadığı sokaklara suların altına dalarak ulaşabilen biri. 2000 yılında Birecik Barajı’nın faaliyete girmesiyle sular altında kalan sadece bir şehir değil yaşanmışlıklar ve mazinin ruhuydu aslında. Özdal, dünyanın birçok noktasına gitmiş ve oraları da şair ruhunda hissedebilen bir dünya insanı olmasına rağmen Halfeti’den asla vazgeçmemiş.
Suyun altında gördüğü balıklar, deniz anaları, istiridyeler değildi belki de ancak onun keşfe daldığı kendi geçmişiydi. O, kendi geçmişini baraj suları altında gören bir su seyyahıyken ülkenin mavi sularının altından mitolojiye dair ne varsa çıkartan başka bir yazarla kader birliği yapıyordu aslında. Bodrum’a can veren Halikarnas Balıkçısı ile…
Denize atılan her ağ; sadece levrekleri, çipuraları değil geçmişin yoğun yaşam deneyimlerini de katıyor peşine. İşte, tam da bu noktada suların izinden giden ‘hafıza sarayları yaratıcısı’ Nihat Özdal, geçmişin yoğun yükünü heybesine katarak Balıkçı’nın yoluna yoldaş oluyor.
Balıkçı’nın sözlerinin, düşün dünyasının ve kıvrak zekâsının onun da çok sevdiği ve birebir icracısı olduğu fırça darbeleriyle buluşma vaktinin geldiğini anlıyoruz.
Yazar Nihat Özdal’ın küratörlüğünü yaptığı “Halikarnas, Sular, Topraklar ve Yollar” sergisi sanatseverlerle buluşuyor. Özdal, Balıkçı’yı bir ‘hazerfen’ olarak gördüğünü belirtiyor ve onun öncülüğünü yaptığı Mavi Yolculuklar’dan ilham alarak yola çıktığını ifade ediyor.
16 Nisan’da İzmir’de belki bir teknede değil ama sanat galerisinde başlayacak yolculuğuna tüm sanatseverleri bekleyen serginin tanıtımındaysa şu ifadeler yer alıyor:
“Denizlerimiz, nehirlerimiz, göllerimiz hiç olmadığı kadar hızlı kirleniyor. Yakın coğrafyamızda Marmara Gölü kurumak üzere… Eserlerinde sulara, mavilere kafa yoran Halikarnas Balıkçısını hepimiz az da olsa uzaktan yakından tanırız. Öykülerinin iyileştirici gücü, romanlarının güçlü dili illaki hepimizin hayatına bir yerden dokunmuştur. Bu dokunuşu sanatla ilişkilendirerek sulardaki kirliliğe dikkat çekmeyi planlıyoruz. Halikarnas Balıkçısının ‘yolculuklara çıkaran’ metinlerinden hareketle; sanatın ve edebiyatı birleştirici renklerini Kösem Zeytin Yağı Müzesi içerisindeki galerimizde Halikarnas; Sular, Topraklar ve Yollar adlı sergide buluşturmak istiyoruz. Halikarnas’ın sözcükleri, denizlerin hür ve güçlü dalgaları, izleyiciye yeni bir dünya, yeni bir nefes ve yeni bir güç deneyimi sunmayı hedefliyor.”
Sergideki Eserlerden Bazılarının Adları: İsimsiz, Mavi Sürgün, Kadınlar Rüyalar Ejderhalar, Circula, Romantik Çelişki Serisi…
Sanatçılar: Bihrat Mavitan, Arca Yalçın, Melike Çetin, Oğuz Gököz, Soner Akbin, Nurda Topsakal, Serhat Erdem, Leyla Günaydın, Buket Kuzucuoğlu, Gülay Özkan, Şebnem Akdeniz, Gülen Eren,İlayda Çetin, Beste Erener, Cemal Şamlı, Neda İsmail Atar, Seda Öztüre, Buse Atay
edebiyathaber.net (1 Nisan 2022)