Türkiye Yazarlar Sendikası, Sivas Katliamının 20. yılında “O SONSUZ DÜŞ İÇİN…” adıyla bir basın açıklaması yayımladı:
“Ne diyelim ki? Yirmi yıl, adaletsiz geçen yirmi yıl… Belki de Stanislaw Jerzy Lec demişti bizden önce: ‘Celladın suratındaki maske, adaletin yüzüdür.’ O maskeyi 1993 Temmuzundan bugüne gelip geçen iktidarlar çıkarmadılar. Ve dava zamanaşımından düştü.
Şimdi yeni maskeler arıyorlar. Yurttaşların kapıları gamalı haçlarla boyanıyor. On yıllık AKP iktidarının beslemeleri, kendileri gibi düşünmeyen herkese saldırıyorlar. İki yakayı birleştirecek yeni köprünün adı, yediden yetmişe, Bursa sarayından bir buyrukla 40 bin Alevi’yi kılıçtan geçiren Yavuz Sultan Selim’in kanlı adı olacak.
İktidarın bilinçaltıysa “yeni halifelik özlemi” diyor. Diyanet, toplumsal yaşamın düzeni için şeyhülislamlar gibi fetvalar veriyor.
İktidar, Roboski katliamını da Sivas gibi inkâr etti, yine yalan bir davayla kapattı. Reyhanlı saldırısında öldürülen yurttaşlar için başbakan, kışkırtıcı dilini yine Selim’in kılıcı gibi kullandı: “52 Sünni yurttaşımız hayatını kaybetmiştir.” diyerek. Ölüleri bile Alevi-Sünni diye ayıran bir iktidarın adaletinden söz edilebilir mi?
Öyleyse soruyoruz yeniden: ‘Yirmi yılda ne değişti?’ Orduyu vesayetine almaya çalışan yeni liberal-muhafazakâr iktidar, yakın tarihimizde eşi menendi görülmemiş bir İslami kadrolaşma yarattı. Din, daha da siyasallaştı; siyaset, faşizan yasalarla daha da katılaştı. Hukuk, polis devletinin buyruğuna girdi.
Bu baskı koşullarında biz yazarlar, yaratma ve düşünme özgürlüklerimizi geri istiyoruz.
Yirmi yıl önce o uzak kente özgürlüklerini söylemek için giden yazar, şair, müzisyen, karikatürist, ressam, fotoğraf sanatçısı, halk bilimcisi kardeşlerimiz de bu isteği taşıyorlardı. Söyletmediler.
Ancak onların düşleri yarım kalmadı. Yazarak, düşünerek, direnerek kuracağımız özgürlükçü, eşit, adaletli bir ülke onların da sonsuz düşleridir. Bu düşler, o kanlı yangını unutmayın diyor bize. Sivas’ı unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.
Sen de unutma!
Bu istekle bu yıl sendikamız 2 Temmuz’da Sivas’ta olacak. Kardeşlerimizle yeniden görüşmek için, yeryüzünü düşlerimizin rengine boyamak için…”
edebiyathaber.net (2 Temmuz 2013)