Amerikalı aktivist ve yazar Paul Polansky, 79 yaşında hayatını kaybetti. Polansky’nin ölüm haberini Roman topluluğu üyesi Argentina Gidzic verdi. Paul Polansky’nin cenazesinin Sırbistan’da toprağa verileceği öğrenildi.
Romanların uğradığı katliamı araştırdı
1992’de Çekya’nın arşivlerinde bulduğu 40 bin sayfayı aşan belgelerle 2. Dünya Savaşı Sırası’nda Lety u Pisku toplama kampında Romanlara yapılan soykırımı ortaya koyan Polansky, 1970’te tarihçi Ctibor Necas‘ın gündeme getirdiği kampın kamuoyunda tartışılmasını sağlamış ve kampın olduğu yerin üzerine domuz çiftliği yapılarak olayın saklanmaya çalıştığını gözler önüne sermişti.
- Katliamın kısa tarihi: 2 Ağustos 1944’ü 3 Ağustos 1944’e bağlayan gece, Auschwitz-Birkenau’daki “Çingene Kampı” (Gypsy Camp) olarak adlandırılan bölüme gaz verilerek oradakiler yok edildi ve böylece kampın bu bölümü kapatılmış oldu. Almanya ancak 1982’de Romanların tıpkı Yahudiler gibi Hitler’in hedefi olduğunu ve soykırımına uğradığını, Birleşmiş Milletler de 1989’da etnik nedenlerden dolayı soykırımına tabi tutulduklarını kabul etti.
52 kitap yazıp 16 şiir koleksiyonu yazan Paul Polansky, Romanlara yapılan soykırımla ilgili araştırmaları nedeniyle uzun süre Prag’da yaşadı.
Paul Polansky, Lety u Pisku‘yu gündeme getirmeden önce Çekya‘da adeta bu kamptan bahsetmek bir tabu haline gelmişti.
Polansky, 1998’de Holokost’ta Romanların kaderi hakkındaki kitabı “Kara Sessizlik” ile büyük ses getirmişti.
Kara Sessizlik’in ardından 1 yıl sonra “Fırtına” adlı kitabıyla Roman olan bir Çekya vatandaşının aile öyküsünü gözler önüne sermiş ve İkinci Dünya Savaşında Romanların çektiği acıları kamuoyuna anlatmıştı.
1999’da Kosova’dan gelen Roman mültecilerle ilgili konularda Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği‘ne danışmanlık yapan Polansky, Almanya merkezli Tehdit Altındaki Halklar Derneği’nin Kosova ve Sırbistan’daki misyon başkanlığını da yürüttü.
ABD Wisconsin’deki Marquette Üniversitesi’nde gazetecilik ve tarih okuyan Polansky, 2004 yılında özgürlük, eşitlik, ifade özgürlüğü ve azınlık hakları için verdiği mücadele nedeniyle Weimar İnsan Hakları Ödülü‘ne layık görülmüştü.
Kaynak: Bianet (29 Mart 2021)