“Eğer; çözümün bir parçası değilsen, o zaman; sorunun bir parçasısın, demektir… ”
Eldridge Cleaver
Sözsüz kitap mı sessiz kitap mı tartışmaya açıkken ben sözsüz kitap demeyi seçerek yazıma başlıyorum.
Bu sözsüz kitap, basit bir nezaket eyleminin tüm topluluğun katılımıyla insanları nasıl bir araya getirdiğini sözcükleri kullanmadan anlatıyor. Vanessa’nın Yanındayım, yaşanmış bir olaydan ilham alan bir öykü. Amerika’da bir üniversite öğrencisinin zorbalığa uğraması ve ertesi gün 300 sınıf arkadaşının ona okul yolunda eşlik etmesi Kerascoët’in çıkış noktası olmuş. Resimledikleri Karanlık Güzel adlı çizgi romanla New York Times çok satanlar listesine giren Kerascoët adı, karı koca çift Marie Pommepuy ve Sébastien Cosset’in kendilerine taktıkları ad olarak kalmış.
Bugün, ailesiyle birlikte yeni bir mahalleye taşınan Vanessa’nın okuldaki ilk günüdür. Öğretmeni onu sınıf arkadaşlarıyla tanıştırır. Okulun ilk gününde, “yeni çocuk” olan Vanessa; utangaç, çekingen ve yalnızdır.
Okuldan eve dönerken, erkek bir öğrenci kaldırımda Vanessa ile karşılaşır. Sahneyi çevreleyen kırmızı renge bakarak, erkek öğrencinin ona kaba davrandığını ve kötü şeyler hissettirdiğini ve hatta bağırdığını görürüz.
Yakınlardaki arkadaşlarıyla sohbet eden bir kız öğrenci, bu duruma tanık olur ve uzaktan olanları izler. Sonrasında Vanessa’nın ağlayarak eve yürüdüğünü gözlemler. Arkadaşlarına bundan bahseder ve o gün hepsi üzüntüyle evlerine giderler. Vanessa’nın maruz kaldığı durumla sarsılan sınıf arkadaşı, bütün gece bu olayı düşünür ve ertesi sabah aklına bir fikir gelir. Zorbalığı gören herkes, bir fark yaratmak için seçimler yapabilir. Çözüm olmak ya da görmezden gelmek…
Sabah, Vanessa’yı gördüğü eve koşar, kapıyı çalar ve Vanessa ile konuşur. İki kız el ele tutuşarak okula doğru yürümeye başlar. Ardından, el ele tutuşan arkadaşların sayısı gittikçe artmaya başlar. Yavaş yavaş çok sayıda çocuk onlara katılır. Vanessa ile birlikte gülen yüzlerle okula doğru yürüyen topluluk zorbayı görmezden gelir.
Kitabın sonu inanılmaz derecede güçlü ve dokunaklı. Özellikle en küçüklerimize, zorbalığın yıkıcı yönü ve birlik olmanın gücüyle bu acımasızlığın üstesinden gelmek için ne kadar etkili olduğunun göstergesidir.
Bir sınıf arkadaşı tarafından kötü muamele gören Vanessa’nın bu olayın sonrasında ortaya çıkan çaresizlik ve öfke duyguları resimlerle anlatılıyor. Gerçek hayatta da sıkça karşılaşılan bu durum, bir kız çocuğunun bir topluluğa, zorbalığa karşı koyma konusunda ilham veren hikayesidir. Kitabın arka sayfasında, hikayeyi kısa ama değerli iki tavsiye bölümü izliyor:
“Çocuklar İçin: Zorbalığa maruz kalan birine nasıl yardım edebilirsiniz” ve “Yetişkinler için: Bu kitap hakkında çocuklarla konuşurken kullanılacak bazı yararlı kelimeler.”
Vanessa’nın yeni arkadaşının ne yaptığını ve neden işe yaradığını kendileri çözebilecek küçük çocuklar için iyi bir seçim haline getiriyor. Vanessa’nın Yanındayım, ilgi çekici ve düşündürücü sözsüz bir hikayedir.
Çocukları kitabın sayfalarında olduklarını hayal etmeye davet edin. Bir kimsenin, başka bir insanı sözlerle veya eylemlerle incittiğini görseler, gerçek hayatta ne yaparlar?
Kaynak: Vanessa’nın Yanındayım, Yazan ve Resimleyen: Kerascoet, Sayfa Sayısı: 36, Yayınevi: Redhouse Kidz Yayınları
Meryem Ermeydan | edebiyathaber.net (13 Nisan 2021)