Mine Özgüzel’in “Yaşam Hikâye mi?” adlı kitabı Doğan Kitap etiketiyle yayımlandı.
Tanıtım bülteninden
Hepimiz, geçmişimiz ve çocukluk yıllarımızla yüzleşmeyi sevmeyen, hatırlamak istemeyen bir yapının içinde bugünü, yaşamımızı geçmişimiz yokmuş gibi sadece şimdimizin içinde yaşamak isteriz ve de yaşarız. Şimdinin üzerinde anlatırız, konuşuruz, tartışırız. Böyle de yaşar gideriz, sanki tek gerçeğimiz buymuş gibi.
Gerçeği olmayan hikâye yazdığımızdan habersiz anlatır, anlatır, yaşar, yazarız.
İşte kendi kendimize yazdığımız, kökü ve gerçeği olmayan bir hikâyeyi öyle içselleştiririz ki sonunda bizim gerçeğimiz olur. Artık ayrışamayız, ayrışmak imkânsızlaşır. Bu noktadan itibaren doğru olan da öylesine yaşamaktır yazdığımız hikâyeyi; dönüşü yoktur. Son noktadır geldiğimiz.
Yaşamımız, gerçeğimiz bir hikâyedir.
Yazar hakkında
Mine Özgüzel, İstanbul Üniversitesi Umumi Psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra mesleki yaşamına Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde Çocuk Nöroloji servisinde başladı. Daha sonraki yıllarda, Şişli Etfal Hastanesi’nde Nöropsikiyatri Kliniği’nde çalışmalarına devam etti. Lise yıllarında, Dostoyevski ile tanışınca ilgi duymaya başladığı edebiyat, meslek hayatında yepyeni bir yolun kapılarını araladı: Varoluşçu Terapi. Kendi disiplini Klinik Psikoloji’den ayrılmadan edebiyat ve felsefe alanlarında, Simone de Beauvoir, Jean-Paul Sartre, Albert Camus, Virginia Woolf, D.H. Lawrence gibi kendisini çok derin bağlarla bağlı hissettiği, kavram yapısı çok zengin yaratıcı kişiliklerden yola çıkarak varoluşçu yaklaşımını zenginleştirmeye devam etmektedir.
edebiyathaber.net (11 Aralık 2023)
