Edebiyatçıların yaşamlarını, yazdıkları mekânları, son zamanlarda okuduğu kitapları bu defa yakınlarının gözünden mercek altına almaya çalıştık.Yazar Işıl Madak’ı, kızı Deniz Naz Kaya ile konuştuk.
Yazılarını nerede yazar? Yazarken denk geldiğinizde o an yaşadığınız ilginç bir anınız oldu mu?
Annem öykülerini evimize girince sokak kapısının hemen karşısında yer alan küçük çalışma odasında yazar. Çoğu zaman onu yazarken görmeyiz çünkü bizim uyuduğumuz sakin saatlerde yazmayı tercih eder. Yalnızca gece uyanırsam odasının önüne kadar giderim, rahatsız etmemeye çalışarak kapının aralığından ona bakarım. Eğer yazmaya başlayıp kendi dünyasına daldıysa beni büyük ihtimalle görmez. Kedimiz Suşi de çoklukla onun yanındadır ama o beni hemen fark eder.
Annenizle yazı/okuma üzerine neler paylaşırsınız?
Bu konuda benim, annemin okuma hızına yetişmem olanaksız. Hatta bu soruya yanıt vermeden önce tekrar tekrar ne demem gerektiğini düşündüm. Ama yazdıklarını bitirdiğinde gelip bana okumasını ya da ben okurken yanımda heyecanla beklemesini çok seviyorum. Kendimi çok özel hissettiriyor da diyebiliriz. Paylaşım bakımında genelde öykülerini ilk dinleyenlerden biri olmam da önemli bir faktör.
Yazdıklarıyla ilgili sizden ne tür fikir/ öneri alır?
Söyleyeceğim şey hiç mütevazı durmasa da annemin bir yazar olarak ne benden ne de başkasından öneri almasına gerek olmadığını düşünüyorum. O, yazar ve güzel olur. Fikir konusuna gelirsek de bazen onunla paylaştığım ufacık bir detayın kurguyla nelere dönüştüğünü gördüğümde hâlâ şaşırıyorum. Etrafındaki her şey, okudukları, gördükleri, duydukları onu bizden farklı etkiliyor. Yürüyüşe çıktığımızda bir antikacının vitrininde yazılı olarak gördüğümüz “ Eskiye dair her şey alınır.” cümlesini “Anlamsızlık Saati” öyküsünde okuyunca çok şaşırmıştım.
Yazı yazarken vazgeçemediği ritüelleri nelerdir?
Bu alışkanlıkların içinde en tuhafının diş fırçalamak olduğuna eminim ama yazmaya iyi geliyorsa tabii ki olabilir. Evet, odasına gitmeden önce dişlerini fırçalar, elini yüzünü yıkar. Bir arınma seansı gibi düşünürüm. Annem yazmak için geç saatleri bekleyip odasına çekilir, telefonundaki “Radyo Kedisi” uygulamasından radyoyu açıp kısık sesli müzik eşliğinde yazmaya başlar. Bilgisayarında yazar. Önceleri defter kullanırdı.
Son olarak, elinde en son gördüğünüz kitapları öğrenebilir miyiz?
Annem Tomris Uyar hayranıdır. Arkadaşı Didem, yeni yılda “Yürekte Bukağı” nın ilk baskısını yollamış. Çok heyecanlandı, kaçıncı kez okuyordur bilmem ama yatağının başucundaydı. Yine Hakan Şenocak’ın “Hayatta Kalma Oyunu”nu çok beğendiğinden söz etmişti. Kadire Bozkurt’un “Buz Kandilleri” Deniz Eldam’ın “ Bunu Kimseye Anlatma” ve Brenda Lozano’nun “İdeal Defter” son okuduğu kitaplardan bazıları. “Notos Yayınları”nı takip eder.
edebiyathaber.net (22 Şubat 2024)