Edebiyatçıların yaşamlarını, yazdıkları mekânları, son zamanlarda okuduğu kitapları bu defa yakınlarının gözünden mercek altına almaya çalıştık.Yazar Onat Bahadır’ı, eşi Esra Kırali Bahadır ile konuştuk.
Yazılarını nerede yazar? Yazarken denk geldiğinizde o an yaşadığınız ilginç bir anınız oldu mu?
Odasında, genelde odasında klavyede yazar. Günlük tutar bir de. Düzenli olarak her gün, gündüz ya da gece, zaman ya da mekân ayırt etmeksizin, el yazısıyla defterlerine yazar. İlginç bir an değil ama şöyle bir anımız var: Sarı bir paltom vardı tanıştığımız günlerde. Paltomla bir gün öykü kahramanı olarak karşılaşmak ilginçti doğrusu!
Eşinizle yazı/okuma üzerine neler paylaşırsınız?
Okuduklarımız üzerine istisnasız konuşuruz. Ama uzun bir sohbete dönüştürerek, ama birkaç cümle ile bazen. Ortak bazı alanlar dışında farklı türlerde okumalar yaptığımız için de benim çok keyif aldığım türden sohbetler olur bunlar. Bir de, birbirimize, birbirimizin de beğenebileceği ya da fikrini merak ettiği kitapları/yazarları okuma konusunda baskıya varan tavsiyelerde bulunuruz.
Yazdıklarıyla ilgili sizden ne tür fikir/ öneri alır?
Ketumdur Onat. Yazdıklarını sakınır genelde. Bir yerinde bir öykünün tıkanmışsa bir iki cümle eder, ben de aklıma gelenleri paylaşırım ya da bildiklerimi. Daha çok çağrışım amaçlı paylaşımlardır bunlar ve nadiren olur. İsimler (öykü, kitap) konusunda tartışırız daha çok.
Yazı yazarken vazgeçemediği ritüelleri nelerdir?
Bildiğim bir ritüeli yok. Müzik, resimler (belli ressamları vardır sevdiği/etkilendiği) olur etrafında yazarken. Sevdiği yazarların fotoğrafları. Ve saygı duyduğu hayvanların.
Son olarak, elinde en son gördüğünüz kitapları öğrenebilir miyiz?
Guy Leschziner’in “Beynin Gece Hayatı”.
edebiyathaber.net (10 Ekim 2024)