Edebiyatçıların yaşamlarını, yazdıkları mekânları, son zamanlarda okuduğu kitapları bu defa yakınlarının gözünden mercek altına almaya çalıştık. Yazar Sevim Alagöz’ü, arkadaşı Songül Tunçdemir ile konuştuk.

Yazılarını nerede yazar? Yazarken denk geldiğinizde o an yaşadığınız ilginç bir anınız oldu mu?

Sevim yazılarını hep mutfakta yazar. Bu kadar yoğunluk içerisinde çok üretken olması hep ilginç gelir. Sevim mutfakta harikalar yaratır hep. Mutfağı onun için sadece yemek pişirilip yenilen yer değil. Mutfak onun her anlamda üretim yeri. Kitap okuduğu, çocuklarıyla ilgilendiği, dostlarını ağırladığı, yazı yazdığı bir yer. Bu kadar işi çok büyük bir başarıyla ve hiç birini aksatmadan nasıl yapabiliyor hep şaşırırım. Buna kendimce bulduğum cevaplar var aslında. Sevim çok net bir insan ve nasıl düşünüyorsa öyle yaşar. Dolayısıyla hangi durumda nasıl davranacağı konusunda hiç bocalama yaşamaz ve zaman kaybetmez. Bu netlik tüm yaşamına yansıdığı gibi yazarlık yönüne de yansıyor. Yazarken denk geldim evet. Birlikte Altınoluk sahilde dolaşırken fotoğraflar çektik, selfie yaptık. Çekilmiş fotoğraflara bakarken bana ait bir tanesini çok beğendi, etkilendi. Hemen anlamlı, mesajlar içeren küçük bir öykü yazıp sosyal medyasında paylaştı.

Arkadaşınızla yazı/ okuma üzerine neler paylaşırsınız?

Arkadaşımla okuduğumuz kitapları konuşur, tartışır ve beğendiğimiz kitapları birbirimize tavsiye ederiz ve mutlaka alıp okur tekrar birbirimize düşüncelerimizi aktarırız. Yazma konusunda fikir alış verişinde bulunuruz. Ben bir yazar olmasam da zaman zaman yazı yazmamı gerektiren durumlar oluyor. Yazdığım yazılarla ilgili olarak mutlaka Sevim’in görüşlerini alırım.

Yazdıklarıyla ilgili sizden ne tür fikir/ öneri alır?

Sanırım Sevim’in yazılarını ilk okuyan kişi ben oluyorum. Bu nedenle kendimi çok şanslı hissediyorum. Fikrimi mutlaka söylüyorum hep. Ama öneri anlamında çok küçük detaylar dışında fazla bir şey sunamıyorum. Çok okuyan biri olarak Sevim’ i çok başarılı buluyorum.

Yazı yazarken vazgeçemediği ritüelleri nelerdir?

Sevim mutfakta okur. Okuyacağı kitaplar hep yanı başındaki sehpanın üzerindedir. Okunmuş kitaplar kitaplığa yerleştirilir. Sevim çay içmeyi çok sever. Çay dışında bir ritüeli olduğunu zannetmiyorum. Yazarların yazmak için genelde dingin bir kafayla sakin, sessiz yerleri tercih ettiğini bilirim. Bu konsantrasyon ile ilgili bir durum. Sevim’in konsantrasyon ya da uyku gibi bir sorunu yok. Sevim fazla uyumaz, sanırım yazarak dinleniyor.

Son olarak, elinde en son gördüğünüz kitapları öğrenebilir miyiz?

En son görüştüğümüzde Wirginia Wolf’un bütün öyküleri elindeydi ama çevirisini beğenmediği için yazarın “Kendine Ait Bir Oda” adlı kitabını yeniden farklı bir yayınevinin basımından almış. Bir de Aslı Erdoğan’a ait bir kitap vardı.

edebiyathaber.net (15 Aralık 2022)