Artun Ünsal, Kut çiftinin evinde geçirdiği bir akşamüstünü; Musa Dağdeviren, bir İstanbul beyefendisinin ardından hatıralarını; Nuran Yıldırım, Osmanlı döneminde İstanbul hastanelerinde verilen yemekleri; Özge Samancı, Turgut Kut için lakerda, çiroz ve havyarı; Marie-Hélène Sauner-Leroy, Turgut Hoca’nın ardından talmouse, börek ve samsayı; Melek Gençboyacı, Millet Kütüphanesi ve Şirvânî’nin yemek kitabını; Nazlı Pişkin, 17. yüzyıl İngiliz seyyahlarından George Wheler seyahatnamesinden bir kesiti anlattıkları yazılarıyla anıyorlar Turgut Kut’u.
Emin Nedret İşli, Güzver Yıldıran, Ozan Kolbaş, Selma Ertuna, Begüm Güzeldoğu ve Furkan Dirican da yazılarıyla Turgut Kut’a veda eden isimlerden. Zeynep Dağdeviren ise yıllar içinde çektiği fotoğraflarla anıyor Kut’u. Yıldız Cıbıroğlu’nun yıllar önce Turgut Kut ile yaptığı röportaj da bu sayının sayfaları arasında yer alıyor.
Enis Batur’un “Sofra kurmak”, Gökhan Akçura’nın “Balıkpazarı meyhaneleri”, Musa Dağdeviren’in “Unutulmuş halk yemeklerinden yedi tarif”, Alp Türkmenoğlu’nun “Türkçe basılmış ilk yemek kitabında tarifler ve pişirme metotları”, Zeliha Özkan’ın “Politik arena olarak Zengin Mutfağı”, Süleyman Bulut’un “Bilmece Mutfağı”, İmam Cici, Muhammet Şengöz ve Hakan Tüzün Şengün"ün karikatürleri, Derleme Sözlüğü’nün K harfiyle Yemek ve Kültür’ün sonbahar sayısı uzun soluklu bir okuma vadediyor.
Ek alanı