Soru yanlışlıkla yazılmadı. Artık bir kitaba başlamadan önce interneti kolaçan edin, karşınıza bir fragman çıkması mümkün. Yayıncılar genç neslin ilgisini çekmek için kitaplara video çekiyor.
“Gecenin karanlığında şapkası ve peleriniyle bir adam hızlı adımlarla yürümeye başladı. Ara ara takip edilip edilmediğini kontrol ediyordu. Güvende olduğundan emin olmasa da kendini içeri attı. İçkisini hazırladı, mürekkebine batırdığı divitiyle hızlıca yazmaya başladı…”
Kulağa heyecanlı bir filmin ilk sahnesi gibi geliyor öyle değil mi? Filmi çekilse heyecanlı olur, orası kesin. Ama bu aslında Umberto Eco’nun son kitabı Prag Mezarlığı’nın 51 saniyelik tanıtım filminden bir parça… Başka bir deyişle, son bir iki yıldır giderek daha fazla karşımıza çıkan kitap tanıtım videolarından sadece biri. Dünya bu videolarla 2002’de Sheila Clover sayesinde tanıştı. Circle of Seven Productions’ın kurucusu Clover ‘Book Trailer’ (kitap fragmanı) tanımını şirketi adına markalaştırarak o günden bugüne yüzlerce kitap fragmanı hazırladı. Ama ondan önce bunu düşünmüş biri daha vardı: Ahmet Ümit. 1996 yılında yolunuz Beyoğlu’nda bir sinemaya düştüyse, o zamanlar tanımadığınız, şimdinin en meşhur yerli polisiye yazarlarından Ahmet Ümit’in ilk kitabı ‘Sis ve Gece’nin fragmanıyla karşılaşmışsınızdır. ‘Kukla’, ‘Bab-ı Esrar’ ve ‘İstanbul Hatırası’ kitapları için de filmler çeken Ümit, “Romanın ortalarını geçince nasıl bir film yapsak diye düşünmeye başlıyorum. Bu bizim için daha çok kutlama şenliği gibi bir keyif” diye anlatıyor.
Sadece Ahmet Ümit değil, çizimlerini Bahadır Baruter’in yaptığı Mine Söğüt’ün ‘Deli Kadın Hikâyeleri’ de Baruter tarafından kısa bir tanıtım filmine dönüştürüldü. “Videonun kasvetli, grotesk ve marazi bir etkisi olmasına gayret ettik” diyor Baruter. Yazarın kendi ağzından seslendirilen öykü alıntıları kitabın ruhuna yakışan deneysel müziğin kurgulamalarından oluşuyor. Bu noktada insanın aklına yine o soru geliyor kuşkusuz: “Bu hayal gücümü öldürmez mi?”
2011’in Mart ayından beri yalnızca kitap videoları yapma fikriyle kurulan The Other House şirketinin sahibi Chris Roth şöyle anlatıyor: “Gençliğimde kitapları ve albümleri yalnızca kapaklarına göre seçerdim. Kimileri gerçekten iyi kimileriyse gerçekten sıkıcıydı.” Sonraları kapağından ne kadar etkilense de içinin aynı etkiyi vermediği kitaplar sayesinde bu alışkanlığından vazgeçmiş Roth. Yani ona göre bir kitap kapağının yarattığı etki neyse bir kitap fragmanının yaratacağı da ancak o kadar. Onun yapmak istediği hayal gücünü biraz olsun dürtüp kitabın okunmasını istenir hale getirmek. Gerçi videoları izleyince biraz dürtülmenin çok ötesinde bir yaratıcılıkla karşılaşıyorsunuz. Ama başta da söylediğimiz gibi onlar bu işi 2000’lerin başından beri yapıyor. Dolayısıyla onların ‘cesur’ yaklaşımlarını bizim videolarda görmek henüz mümkün değil.
Zira özellikle bir kitabın videosunu aramıyorsanız sıklıkla karşınıza çıkması pek de olası değil. İlk fragmanlarını Bedia Ceylan Güzelce’nin 1473 kitabına çeken April Yayıncılık’ın Genel Yayın Yönetmeni K. Egemen İpek yayınevlerinin bu işe neden mesafeli olduğunu şöyle anlatıyor: “Bu kadar fazla videonun döndüğü internet ortamında kendi videonuzu izletebilmek için son derece yaratıcı ve ilginç fikirlerle çıkmanız gerekiyor izleyici karşısına. Ben kitabıma video çektim demek yetmiyor” Yani tek sorun kitabı anlatmadan kitabı anlatabilmek değil. Eğer işe yaramayacaksa bir şeyler için çaba göstermenin de pek anlamı kalmıyor.
Tabii bir de bütçe meselesi var. Genel olarak yayınevleri kendi işlerini kendileri hallediyor. Dolayısıyla Türkiye’de henüz Roth gibi kendini yalnızca bu işe adamış şirketler yok. Bununla birlikte Doğan Kitap için kitap fragmanları hazırlayan film ekibi şimdiye kadar sekiz video hazırlamış. Şirketin kurucularından Ahmet Sönmez yayın dünyasının gelirleri çok yüksek bir pazar olmadığından maliyetlerin kısıtlı tutulduğunu anlatıyor. Teknik olarak masa başında yapılan en minimal çalışma 2 bin liradan başlıyor. (COS ya da The Other House gibi şirketlerdeyse fiyat aralığı 350 dolarla 50 bin dolar arasında değişiyor.)
Rakamlar farklı da olsa dikkat edilmesi gereken husus aynı: Kitabı anlatmadan ilgi çekebilmek. Kahramanın yüzünü göstermemek, hikâyenin geçtiği mekânlardan uzak durmak, konuşma kullanmamak en başta alınan önlemler. Ama tabii ki bunlar edebiyat ve romanlar için geçerli. Zira edebiyat dışı kitaplar için başka ve belki de daha verimli yollar da var. Özellikle iş hayatına yönelik kitaplarıyla tanınan Optimist Yayınları bu akımın peşinde gidenlerden. Yayınevinin kullandığı kitap fragmanlarında karşınıza doğrudan kitabın yazarı çıkıp kendisi ve çalışması hakkında ufak bilgiler veriyor. Genel Yayın Yönetmeni Mutlu Dinçer bir haberi okurken bile yanındaki barkod sayesinde birtakım görüntülere ulaşabildiğimiz bir çağda yaşadığımızı hatırlatıyor: “Bir metni videoyla zenginleştirmekten niye kaçınalım ki?”
Özeti yerine videosu
2006’da Guardian gazetesi “Yayıncılar MTV kuşağını kitaplara çekmenin bir yolunu buldu” diye taşımıştı sayfalarına bu gelişmeyi. Şimdi “Yaratıcılığı öldürür mü?” kuşkusunu bırakıp daha etkili bir şeye yöneliyor dünya: Çocukları kitapla buluşturmak için fragmanları kullanmak. University of Central Florida’nın kurduğu ‘Digital Booktalk’ (dijital kitap konuşmaları) Platformu 3 bine yakın üyesiyle yüzlerce kitap videosu çekilmesini sağlanmış. Artık bazı okullarda kitap özeti çıkartmak out, fragman çekmek in! Faydası? Birincisi kitap özetleri artık internette bulunabiliyor. Bu yeni bir fikir olduğu için çoğu öğrenci (daha önce filmi çekilmediyse) yaratıcılığını kullanması gerektiğinin farkında. Bunu yaptığı işe yansıtmak için de kitabı okumuş olmalı. Aynı üniversitede yapılan araştırmaya göre hem öğrenciler hem de öğretmenler – tabii yayınevleri de- bu durumdan memnun.
Son olarak başka bir gerçekten bahsedelim. Comscore’un 2011 sonunda açıkladığı araştırmaya göre Türkiye yüzde 93,6’yla internet üzerinden video izlemede birinci sırada. Aynı araştırmaya göre günde kişi başına yaklaşık olarak 10 video izleniyor. Eğer bunlardan beşi kitap videosu olsa ve bu beş videodan biri bir insanı kitap okumak ve de okumaya teşvik edecek kadar dikkat çekici olsa, fena mı olur?
Türkiye’den ve dünyadan kitap tanıtım videoları
Türkiye’de yazarlar yayınevlerinden hevesli görünüyor, şimdilik. Birkaç yayınevi dışında videolar yazar ve çevresinin yardımıyla çekiliyor. En kayda değerinin 4 bin tık aldığı düşünülürse yayınevlerinin niye uzak durduğu anlaşılır. İşte örnekler…
Deli Kadın Hikâyeleri/Mine Söğüt/YKY
Bahadır Baruter’in çizimleri ve Söğüt’ün kendi sesinden okumalarıyla birleştirilmiş müzikleriyle. kitabı gibi iç ürperten bir video.
İstanbul Hatırası/Ahmet Ümit/Everest Yayınları
İki dakikalık fragman romandan çok bir filmden kısa bir bölüm gibi…
Az/Hakan Günday/Doğan Kitap
Kitapla uyumlu müziği ve fotoğrafik alıntılarıyla hazırlanmış. ‘Az’ için biraz az gelse de bir dakikaya sığdırılabilecek her şey kullanılmış.
Nar/Ece Gamze Atıcı/Feniks Yayınları
Tanıdık simalar Atıcı’nın kitabından pasajlar okuyor.
1473/Bedia Ceylan Güzelce/April Yayınları
Kitabın kahramanı iki kirpi başrolde. Kitaptan alıntılarla görüntüler üst üste binince hikâyenin bir bölümü dile gelmiş…
Pucca Günlük ve Geri Kalan Her Şey/Pucca/Okyanus Yayınları
Blog’dan kitap dünyasına transfer olan ve çok sevilen Pucca’nın videosu tabii ki çok iddialı. Güzel bir animasyon ve müzikle hazırlanmış video, açık sözlü, şehirli, çılgın kadın Pucca’nın ikinci kitabını iyi özetliyor.
Milat/İhsan Kaplan/April Yayınları
Türkiye’nin ilk kitap fragmanı mottosuna sahip tanıtımda seslendirme Cem Adrian’dan…
Ölüm Pornosu/Chuck Palahniuk
Palahniuk’un kitabının kahramanı Cassie Wright ile yaptığı röportaj kuşkusuz bir kitap tanıtımı için en sıra dışı ve en çarpıcı örnek.
Going West/ Maurice Gee
Mobylives adlı blog tarafından verilen en iyi ve en kötü videolar listesinin, “En yüksek bütçeyle çekilmiş en iyi kitap tanıtım fragmanı.”
Tree of Codes/Jonathan S. Foer
Değişik bir baskı şekliyle kitap cümlelerinde oynamalar yapmanızı sağlayan bir kitap. Fragman, kitabı ilk defa gören ‘sokaktaki adam’ın ifadelerini yansıtıyor.
Raven (Kuzgun)/Edgar Allen Poe
Üzerine video çekmekten en çok hoşlanılan kitaplardan biri. Belki karanlık atmosferi belki cümlelerin dehasından bilinmez…
Burcu Ayaz – Radikal