“Büyüyorum, çocukluğumdan dışarı süzülerek.

Yalnızlıklarla ve kitaplarla beslenerek.”*

İstanbul’a yağan yağmur, İzmir’de barajları doldurdu. Kulağa anlamsız gelen bir tümce olabilir. Fakat kitap özelinde bakarsak duruma demek istediğim anlaşılacaktır. Eylül ayı gelip geçmesine rağmen çocuk ve gençlik edebiyatındaki durgunluk dikkatimi çekmişti. Meğer İstanbul Kitap Fuarı bekleniyormuş hareketlenme için. Fuarlar eskisi gibi ilgimi çekmese de yayın dünyasının yenilerine ilgisiz kalmam olanaklı değil. İzmir Kitap Fuarı, anayurdundan koparıldığından beri ilgim yok artık. Fuarlarla ilgili stand vs. ile ilgili yayıncıların şikayetlerini de duyunca… Amacından koptu sanki bu işler.

Geçelim kitaplara. Adını sosyal medyada duyduğum ve tanışıklığımız da bu mecra ile sınırlı kalan Tuba Aktaş Deli’nin iki kitabını okudum peşpeşe. İki kitap da Tudem tarafından yayımlanmış. İlki “Senden TEMBELİ VAR.” 2022 Tudem Edebiyat İkincilik Ödülü sahibi. Diğeri ise “Kardan Hayalet.” Bu kitap da 2023 Tudem Edebiyat Birincilik Ödülü’ne değer görülmüş. Kitapları benim için önemli ve değerli kılan tabii ki ödül etiketleri değil. Önemli olmalarının nedeni yazarı ilk defa okumam, değerli olmalarının nedeni de dilindeki ince mizah. Komik bir kitap yazma derdine düşmeden eğlenceyi yerleştirmiş diline.

*Senden TEMBELİ VAR

Kitapta Nazlı ve Hadiko ile tanışıyoruz. İki arkadaş fakat iki zıt karakter. Nazlı mahalleliyi ve okuldaki öğretmenlerini canından bezdirmiş. Hayatı hızlı yaşamayı seviyor. Başka bir ifadeyle ele avuca sığmıyor ya da daha başka bir ifadeyle ayakları yere basmıyor. Sınıf arkadaşı Hadiko ise tam aksine her gününü tembelce yaşamış ve bunu herkese yaymak için Tembellik Manifestosu’nu yazmaya girişmiştir. Oblomovluk yapıyor desek, yeridir sanırım.

Tuba Aktaş Deli, tembellik, çalışkanlık, ötekileştirme, mahalle baskısı gibi evrensel temaların hayatımıza yansımalarına mizahi bir dille ışık tutmuş. Yaş grubu ve işlenen karakterleri göz önüne alınca kitapta bir miktar resim de yer alsaydı diye düşünmeden edemedim.

*Kardan Hayalet

Yazarın imzasını taşıyan bir diğer kitap da “Kardan Hayalet.” “Senden TEMBELİ VAR” için kullandığım son ifadem yerini bulmuşçasına bu kitabı resimleyen Sultan Yıldırım. Yazarın dili ve üslubu aynı şekilde görünüyor bu kitapta da. Bu da demek oluyor deneysel bir çalışma yok ortada. Çizgisinde ilerliyor. Bu şekilde devam etmesini de dilerim. Arka kapaktan şöyle sesleniyor okuruna: “Gecenin karanlığında, şehrin sokaklarında dolaşıp duruyor kardan adamın hayaleti. Ardı arkası kesilmeyen esrarengiz ve can sıkıcı olaylar onun başının altından mı çıkıyor yoksa herkes kendi yalanına inanmak için mi yarışıyor? Kardan Hayalet, tuhaf, gerçeküstü olay ve durumları hayatın sıradan gerçekleriymiş gibi anlatarak; yalanın büyük bir hızla yayıldığı, gerçeğin önemsizleştiği, algının her şeyin belirleyicisi olduğu bir dünyayı yansıtıyor. Kitap kurdu rozetlerinizi takıp fikir hırsızlarını kovalamaya, parlak fikirler peşinde koşarken gerçeğin peşine takılmaya, her şeyden önemlisi Kardan Hayalet’le tanışmaya hazır mısınız?”

Kitapları bitirip kapattığımda yeni bir yazarla ve onun farklı diliyle tanışmanın mutluluğunu yaşadığımı hissettim. Temennim her gün büyüyen bir deniz olan hatta okyanusa dönüşen çocuk edebiyatında kalıcı olmasıdır. Dil ve anlatım konusunda da kıvamı yakalamış. O zaman yazara sesleniyorum. Sıradaki gelsin!

*İnci Aral’ın kitap kahramanlarından birine ait.

edebiyathaber.net (2 Aralık 2024)