New York Book Expo bu yıl da “meşhur” isimlerle donatılmış ama bu isimlerin çoğu yazar değil. How I Met Your Mother (Annenizle Nasıl Tanıştım) dizisinin oyuncuları, Anjelica Huston, Alan Cummings… Her yerdeler. Biri paneldeyse, diğeri kitabını imzalıyor, bir diğeri kahvaltı masası sohbetlerine katılıyor. Ve bunları yaparken hayatı hepimize zehir ediyorlar. Bizzat kendileri olmasa da öncelikle güvenlik görevlileri, sonra asistanları, editörleri ve arkadaşları.
Öncelikle her biri yanında koruma ordusuyla dolaşıyor –kitap fuarında ne olacağından korkuyorlarsa. Ama Neil Patrick Harris dışında imzaya gittiklerinde önlerinde sıraya giren bile yok. Bu arada stantlar arasındaki koridorlar tıkanıyor, mesleği yazarlık olanlar veya okuyucuların ilgilendiği yazarlar ikinci plana atılıyor. Örneğin Anjelica ve ekibi geliyor; onun yanındaki masada imza verme “cezasına mahkum edilmiş” zavallı Matthew Thomas –kitabı 2015’in en çok konuşulan kitaplarından olacak- ve onunla tanışmak isteyen okuyucular resmen tartaklanıyorlar. Bir de “haydi bitirin gidin mekan bize kalsın” havası, haklılığı… Yazık. Bu, kitap fuarı. Yazarı burada da el üstünde tutmayacaksak nerede tutacağız.
Basın da payını alıyor tabii seçkin ziyaretçilerin yol açtığı çileden. Fotoğraf çekileceği zaman illa bir güvenlik görevlisi gazetecilerin karşısına dikiliyor, “çekin ve gidin, çekin ve gidin; yolu tıkamayın” diye ve iri cüssesiyle orada dikilmese yolun tıkanmayacağının katiyen bilincinde olmayarak bağırıyor. Gazetecinin ne yapmasını bekliyorsun be adam demek geçiyor her seferinde içimden. Elbette fotoğraf çekecekler. Okuyucular da elbette fotoğraf çektirmek isteyecek. Tam bir komedi.
Diğer taraftan bu gün yine James Patterson ile karşılaştım. Hayatımda bu kadar kibar bir yazar görmedim ve bu fuarın benim için en büyük karı onunla tanışmaktır. (ABD’nin en çok satan yazarı olacaksınız da güvenlik görevlisiyle dolaşmayacaksınız… Editörler araya girip kurtarmasa o bile itilip kakılacak kraldan çok kralcı güvenlikçiler tarafından.) Patterson ise yaşlı hanımlar gelirken önlerinden çekilip yol veriyor mesela! Çok devrimci bir tavır. Umarım yakında popüler olur.
Dedikodular:
Biraz garip… Her yerde, özellikle Basın Odasında Frankfurt Kitap Fuarının reklamı var. Rivayete gör bu yılki başvurularda kuzey Amerikalı yayıncıların sayısı eskiye nazaran çok azmış. Bir de kişi başı 700 avroya üye olabileceğiniz “business club”ın ve Frankfurt Kitap Fuarı biletlerinin tanıtımını yapıp duruyorlar.
Türkiye, Çin’deki kitap fuarının onur konuğuymuş. New York Book Expo dergisinde reklamını gördüm. Kaç tane Çinceye çevrilmiş Türk yapıtı var, bilen söylesin lütfen.
Amazon, Hachette kavgasının bitmesinin beklenmemesi gerektiğinin sinyallerini veriyor. Bu iş ne kadar uzayabilir? Penguin Random House gibi bir dev Barnes&Noble ile işbirliği yapacağını açıklar ve rekabet ortamı yaratırsa belki Amazon’un gücü biraz kırılır ama bugünkü şekliyle kağıt baskı satışının %41’i ve e-kitap endüstrisinin %65’i demek olan satış platformuna kafa tutmak güç. Apple ise sadece elektronik kitap endüstrisinde ona rakip olabilecek pozisyonda.
Heyzen Ateş – edebiyathaber.net (30 Mayıs 2014)
Heyzen Ateş’in fuarla ilgili tüm yazıları için>>>